Kumyaka (Siği) Tarihçesi | Mudanya

Kumyaka (Siği)

Kumyaka (Siği) nerede? Kumyaka'nın özellikleri nelerdir? Kumyaka'nın en önemli yapısı nedir? Kumyaka'nın tarihçesi hakkında bilgi...

Bursa sahillerinin incisi Mudanya’nın ruhunda büyük bir tarih saklayan değerlerinden biri de Kumyaka. 10 kilometre uzunluğunda Mudanya-Tirilye hattı üzerinde, yemyeşil bir doğa ve masmavi bir deniz manzaralı bir yol bekliyor sizi. Tam da bu yolun ortalarında şirin ve narin eski bir Rum yerleşkesi Kumyaka.

Tirilye ve Mudanya arası kıyı kasabası olan Kumyaka; Bursa merkeze 35 km, Mudanya ilçesine 6 km uzaklıktadır. Eski adı Siği’dir. 1325 tarihli bir Portolan Haritasında kentin ‘Sequino’ olarak adlandırıldığını görüyoruz. (Portolan haritası, 14. ve 15. yüzyılda Avrupa'da kullanılan, kıyılar ve limanlara dair bilgiler içeren el yazması denizcilik haritalarıydı. İtalyanca "liman" anlamına gelen porto'dan türetilmiş olan portolano, "kılavuz kıtabı" anlamına gelir.)

Doğu Akdeniz'i gösteren bir portolan - 1590

1725 yılında Wheler isimli bir araştırmacının da bu ismi kullandığı ve bu adlandırmanın muhtemelen yabani incir ağacı anlamına gelebileceği bilgilerine rastlanır. Ünlü gezgin Texier de köyün isminin incir anlamına gelebileceğini savunur.

Sygi, Rumca hem incir ve hem de sessizlik anlamları taşımaktadır. Her iki anlamı da üzerinde taşıyan eski bir Rum köyü. Bizans döneminde “Siguino” olarak geçiyor.  Sessizliğin ve dinginliğin, deniz ve doğayla harmanlandığı yer diyebiliriz. Nüfusu 700’dür. Bozulmamış doğal güzelliği ve eski Rum evleriyle, dar ve kesme taş sokakları, birbirinden renkli bahçeleriyle göz kamaştıran, görülmesi gereken tarih kokan mahallelerinden biri.

Kumyaka’yı Dünyaca tanınır hale getiren özelliklerinden biri de, Dünyanın ayakta kalan en eski 3. kilisesi olan Baş Melekler Kilisesi de bu köydedir (Hagios Taxiarchoi). Bizans İmparatoru IV. Konstantin (Porphyrogennetos) tarafından 780 yılında inşa edilen kilise 1241 yaşındadır. 1448 yılında ve 1819 yılında II. Mahmud döneminde restore ediliyor. Bu kilisenin halk arasında efsaneye dönüşmüş bir de yapılış hikayesi vardır.

Bizans İmparatoru IV. Konstantin’in bulunduğu gemi bu bölgede fırtınaya yakalanıyor ve bu köydeki keşişler tarafından kurtarılıyor. O da şükran borcu olarak bu kiliseyi yaptırıyor. Kare planlı ana kilisenin üzeri kubbe ile örtülü olup yanlarda beşik tonozlu dört haç kolundan oluşur. Duvarları tuğla ve taş ile örülü bulunan yapının çatısı da tuğla ile örülmüştür.

Bu kilisenin enterasan bir özelliliği var. 1922 Mudanya Mütarekesine kadar önemini koruyan kilise; tarih boyunca akıl hastalarının tedavisi işlevi de görmüştür. Akıl hastaları için yapılmış özel bir hücre var (Su ve musiki ile tedavi.). Şu an özel bir mülkiyettir ve Bursa Metropoliti olan Lambriniadis tarafından satın alınmıştır. Restorasyon çalışmaları devam etmekte olan kilisenin çalışmalar bitince ziyarete açılacağını umut ediyoruz.

Neredeyse tamamı sit alanı olan köy, Bursa’da turunçgillerin yetiştiği tek bölgedir. Birbirinden güzel evlerin bahçesindeki mandalina, portakal ve limon ağaçlarının kokusuyla denizin iyot kokusunu harmanlamak; bu bölgeyi ayrıcalıklı bir rota haline getiriyor. Mayıs ve Haziran aylarında çiçek açmaya başlayan ağaçlar, bölgenin ne kadar verimli olduğunun en büyük kanıtı olarak karşımıza çıkıyor.

M.Ö. 5. yüzyılda yazıldığı varsayılan “Argonotlar Efsanesi” bu bölgeden bahseder. Bu da bu beldenin Antik Çağ'daki önemini bizlere gösterir.

Elimizde bir belge olmasa da İspanya’ya ilk zeytin fidanının Siği’den gittiğine dair rivayetler mevcuttur.

 

Hagios Taxiarchoi Kilisesi (Baş Melekler Kilisesi)

Eski bir Rum köyü olan Kumyaka’da (Siği) en öne çıkan tarihi yapı Hagios Taxiarchoi (Baş Melekler Kilisesi) adında yapım tarihi 780 olan bir Rum Ortodoks kilisesidir. Kilisenin İmparator Konstantin Porphyrogennetos tarafından inşa ettirildiği 1448 yılında Konstantin Palaiologos devrinde tamir gördüğü ve 1819 yılında Sultan 2. Mahmut’un izni ile tekrar restore edildiği bilinmektedir. Bursa Baspiskoposu Panaretos döneminde de ikinci bir onarım geçirmiştir. Bu onarımda batıdaki çevre duvarları, kuzeydeki H. Charalambos Şapeli ile güneydeki H. Nikolaos Şapeli inşa edilmiştir. H. Nikolaos Şapeli’nin doğu duvarındaki iki kitabenin 1818 tarihini verdiği bilinmektedir. Yapıda 1862 yılında üçüncü bir onarım gerçekleşmiş ve güneybatıdaki giriş mekanı ile portal eklenmiştir. Portalın üzerindeki dört satırlık kitabe 1862 tarihini vermektedir. Yapı günümüze sağlam gelebilmiştir ancak herhangi bir işlev görmemektedir.

Plan Tipi ve Mimari Özellikleri

Yapı orijinalinde kare planlı, kubbeli, kiberium tipinde bir naos ve esonarteksten oluşmaktayken sonraki onarımlarda çevresi duvarlarla çevrelenip yapıya bitişik bazı mekanlar eklenmiştir . Ana kilisenin naosu 10.00 x 10.00 m. ölçülerinde kare planlı ve üzeri 6.93 m. çapında pandantif geçişli bir kubbe ile örtülüdür. Kubbe köşelerde dört kütlesel paye üzerinde yükselmektedir ve kasnak hizasından başlayan basık on iki kaburga ile dilimlere ayrılmıştır. Her dilimin içinde, kasnak hizasında, eş boyutlarda yuvarlak kemerli birer pencere vardır. Merkez mekan dik eksenlerde beşik tonozlu dört haç kolu ile genişletilmiştir.

Naosun kuzey duvarı üçüz pencere ile hareketlendirilmiştir. Bu pencere ortada yuvarlak kemerlerle bağlanan iki sütun ve yanlarda düzensiz yuvarlak kemerlerden oluşmaktadır. Naosun kuzeybatı kösesinde altlı üstlü iki açıklık bulunmaktadır. Bunlardan alttaki galeriye çıkışı sağlayan merdivene, üstteki ise naosun batısındaki galerinin küçük ahşap balkonuna bağlantı sağlamaktaydı. Naosun güney duvarı eksende yuvarlak, yanlarda yarım yuvarlak kemerli pencerelerle hareketlendirilmiştir. Eksenin batısındaki pencere örülerek kapatılmıştır. Yapının batı cephesinde güneye kaydırılmış esonarteks dört farklı yapı dönemi gösterdiği için asimetriktir. 5.00 x 6.50 m. ölçülerinde olup düzensiz kare planlıdır. Üzeri pandantiflerle geçilen 3.20 m. çapında eliptik bir kubbe ile örtülüdür.

Merkez mekan dik eksenlerde farklı derinlikte dört haç kolu ile genişletilmiştir. Esonarteksin batı duvarındaki 1.66 m. genişliğinde dikdörtgen görünüşlü, yuvarlak kemer açıklıklı bir kapı ile dış narteksten mekana giriş sağlanır. Kuzey duvarında kas kemerlerle bağlanmış üç sütunla iki niş oluşturulmuşken, güney duvarında eksende bulunan yuvarlak kemerli bir pencere örülerek kapatılmıştır. Esonarteksten naosaa giriş yuvarlak kemerli geniş bir açıklıkla sağlanmaktadır. Yapının 16.00 m. uzunluğundaki kuzey cephesi 23.93 m. uzunluğundaki batı cepheyi de içine alacak şekilde bir duvarla çevrilmiştir. Kuzeydoğuda 2.63 x 2.91 m. ölçülerinde apsis kuzey dış cephesine bitişik olarak inşa edilmiş küçük bir oda dikkati çekmektedir. Doğu – batı doğrultusunda kareye yakın dikdörtgen planlıdır ve doğu duvarında dikdörtgen bir pencere açıklığı vardır. Bu mekanın işlevi bilinmemektedir.  

Naosun kuzeyinde 4.36 x 6.30 m. ölçülerinde H. Charalambos Şapeli bulunmaktadır. Doğu – batı doğrultusunda dikdörtgen planlı bu şapelin doğu duvarında yuvarlak kemerli bir niş, sağ yanında küçük boyutlu dikdörtgen bir niş ve üzerinde basık kemerli bir pencere yer almaktadır. Şapelin kuzey duvarında yine yuvarlak kemerli bir niş dikkat çekmektedir. Kaynaklarda yapının kuzeybatısında bulunan doğu – batı doğrultusunda dikdörtgen planlı mekanın akıl hastaları için yapılmış bir hücre olduğu söylenmektedir. Kilisenin doğu cephesi içten yuvarlak, dıştan üç cepheli ve dışa taşkın bir apsisle sonuçlanmaktadır . Apsis duvarı ekseninde ortadan mermer bir paye ile ayrılan yuvarlak kemerli ikiz pencere bulunmaktadır . Apsis yuvarlağının içinde 0.09 m. yüksekliğinde ve 0.34 m. genişliğinde tek basamaklı bir yükselti ile ortada orijinal sunak masasının sütun kalıntısı bulunmaktadır .

Apsisin kuzey duvarında dikdörtgen ve yuvarlak iki küçük niş dikkati çekmektedir. Güney cephesinde yapıya bitişik olarak yapılmış 3.11 x 9.97 m. ölçülerinde doğu – batı doğrultusunda dikdörtgen planlı H. Nikolaos Şapeli bulunmaktadır. Bu şapelin doğu duvarında yuvarlak kemerli bir niş ve güney duvarında iki pencereye yer verilmiştir. Yapı kompleksine giriş güneybatı köseye yapılmış 4.32 x 9.53 m. ölçülerindeki doğu – batı doğrultusunda dikdörtgen planlı bir mekandan sağlanmaktadır. Bu mekan 1.31 m. genişliğindeki dikdörtgen görünüşlü, yuvarlak kemerli, mermerden portalı ile dikkat çekmektedir. Giriş mekanının kuzey duvarından dış nartekse giriş sağlanmaktadır. Bu duvarda altta yan yana farklı genişlikte yuvarlak kemerli iki açıklık ile yanlarında dikdörtgen bir açıklık dikkat çekmektedir. Bu açıklıkların üzerinde yuvarlak kemerli yan yana iki pencere bulunmaktadır. Mekanın güney duvarına farklı büyüklükte üç tane dikdörtgen pencere ile örülmüş durumdaki basık kemerli bir pencere itinasızca yerleştirilmiştir. Doğu duvarda bulunan yuvarlak kemerli açıklıklar örülmüş durumdadır. Hristiyanlığın ilk yıllarında itibaren ve hatta daha evvel yapılmış olan mezar binalarında (martyrion) aynı plan tipi görülür. Bu plan tipinin en güzel örneklerinden iki tanesi İstanbul’da bulunmaktadır. İstanbul’da Kariye Camii’nin orta binası ile Boğaziçi’nde Sütlüce ile Kavak arasındaki Yuşa Tepesi’nde bulunan ve 9. yy’dan kalma kilise Baş Melekler Kilisesi ile aynı özelliklere sahiptir. Kilise bugünkü haliyle 8 bölümden oluşmaktadır. Bu bölümler; naos (İbadet alanı), narteks (avlu), dış narteks, Aziz Chralambos şapeli, Aziz Nicholaos Şapeli, giriş mekanı, kuzeydoğuda yer alan küçük oda ve tedavi mekanıdır. Kilisenin narteksi ve naosu yanlarda buluna şapellerden daha sağlam durumdadır.

 

Süsleme

Yapının naos ve narteksinin kuzey duvarındaki kemerleri ayıran sütunlarda haç motifleri ve monogram içeren alçak kabartma bezemeli impost başlıklar dikkat çeker. Kaynaklarda naosta çok dar bir akantus-palmet frizi bezeli silmenin varlığı söylenmektedir. Yapının içindeki fresko bezemeler kilisenin sonraki dönem ekleriyle birlikte yapılmıştır. Naosta her bir pandantifte bir incil yazarı; tonozlarda birer aziz basının betimlendiği altışar daire vardır. Ancak bu bezemeler günümüze belli belirsiz gelebilmiştir. Narteksteki pandantiflerde yine incil yazarları, kuzey duvarda sütunlar arasındaki nişlerde ise Baş Melekler Mikhael ve Gabriel betimlenmiştir.

Malzeme ve Teknik

Yapının orijinal örtü malzemesi tuğladır. Duvarlar, tuğla ve taş ile düzensiz bir şekilde örülmüş, yer yer devşirme malzeme kullanılmıştır. Naostaki payelerin alt kısımlarında büyük boyutlu kesme taş ve tuğla malzeme kullanılmıştır.

Barış Rekoru Bu Sahilde

30 Ağustos Zafer Bayramı’nda Kumyaka Sahili’nde 460 gönüllüyle su üzerinde Barış Sembolü yapılarak, 2015 yılında Guinness Rekorlar Kitabı’na Mudanya’nın adını yazdıran bir beldedir Kumyaka.

Yolunuz Mudanya tarafına düşerse Tirilye'ye varmadan evvel Kumyaka'da küçük bir mola verin. Siği çok güzel ve çok sakin...

 

*** Göreseller (Harita hariç) www.bursa.com.tr internet sitesinden alınmıştır.

Popüler Yazılar

SÖZLEŞME

Bu internet sitesine girilmesi veya mobil uygulamanın kullanılması sitenin ya da sitedeki bilgilerin ve diğer verilerin programların vs. kullanılması sebebiyle, sözleşmenin ihlali, haksız fiil, ya da başkaca sebeplere binaen, doğabilecek doğrudan ya da dolaylı hiçbir zararlardan REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını, tarafımdan internet sitesinde E-Bültene üye olmak için veya başkaca bir sebeple verdiğim kişisel verileri, özellikle de isim, adres, telefon numarası, e-posta adresi, banka bilgisi, yaş ve cinsiyetle ilgili benzeri bilgileri kendi rızam ile paylaştığımı, REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun nin bu bilgileri kullanmasına muvafakat ettiğimi, bu bilgilerin 3.gerçek ve/veya tüzel kişilerin eline geçmesi ve bu şekilde olumsuz yönde kullanılması halinde ve/veya bu bilgilerin başkaca kişiler ile paylaşılması halinde REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını gayri kabili rücu, kabul, beyan ve taahhüt ederim.