Ülkemizin köyü olmayan tek ilçesi Bozcaada hakkında keyifli bir yazı. Bozcada Gezi Notları...
Bozcaada, Kuzey Ege’nin en güzel yerlerinden biridir. Çoğumuz adını Ata Demirer’in "Eyvah Eyvah" filmini izledikten sonra duysak da, ülkemizin köyü olmayan tek ilçesi olan bu ada; sanatın, kültürün önemli bir merkezidir aslında. Bozcaada’yı birkaç plaj ve eğlence yerinden ibaret sananlar aradıklarını bulamazlar adada.
Mesela onlar adaya geldiklerinde küçük, tiz sesli kargaları görmezler. Gemi iskeleye yaklaşırken Aburga Dede’yi, kaleyi farketmezler asla. Okullar kapandıktan sonra açılan ve okullar açılana kadar cıvıl cıvıl olan kitap fuarının önünden geçip giderler…
Oysaki ülkemizin üçüncü büyük adasında keşfedecek o kadar çok şey vardır ki…
Örneğin ‘’Bozcaada’ya Vuran Fırtınalara ve Dalgalara Karşı‘’ Mendirek Dergisi…
Zübeyde Hanım Parkı’nda hala denizi gözleyen, adını dalgalara yazan Yakar Kaptan…
‘’Çanakkale, Gelibolu, Kanlısırt, Arıburnu, Kirte, Seddülbahir ve 1. Dünya Savaşı’na sahne olan Çanakkale harp sahalarını gezmek ve binlerce isimsiz vatan şehidinin yattığı bu toprakları ziyaret ederek ruhlarına bir Fatiha okumak her Türk’ün bir vecibesi ve yurt vazifesi olmalıdır’’ diyen Sokrat İncesu…
1861’den beri gemileri uğurlayan Polente Feneri…
Adını kitaplarıyla ölümsüzleştiren, Bozcaada denilince ilk akla gelen isimlerden biri olan Haluk Şahin ve O’nun her pazartesi tüm mütevaziliği ile ziyaretçilerini hoş sohbetiyle karşıladığı güzelim Kafa Kafe…
Kurabiyelerinin tadı bir efsane olan Çiçek Fırını ve Pastanesi…
Işıl ışıl yanan rengiyle adanın efsanevi tadı gelincik reçeli ve şerbeti…
Uğur Dündar, Feridun Düzağaç ve Ata Demirer ve nice değerli isimler…
Arka Deniz
Tavşan Adası
Duvar Resimleri
Ayazma sahili
Alaybey Camii
Koyları
Kimisis Teodoku Ortodoks Rum Kilisesi
Ozanın Günlüğü ve İlyada Okumaları
Yerel Tatlar Festivali
Gelincik reçeli, şerbeti, domates reçeli...
Aya Paraskevi
Sakızlı dondurma
Ve dahası…
Elbette Bozcaada’yı bu satırlara sığdırmak imkansız. Tarihi, coğrafyası, kültürü ile kocaman bir ansiklopedidir ada. Satır satır okumak gerekir onu anlayabilmek için…
Alaybey ve Cumhuriyet Mahallesi’nin dar sokaklarında yürümek, sadece adanın değil anakaranın dahi elektrik ihtiyacını karşılayan rüzgar tribünlerini görmek lazım mesela.
Bozcaada Kalesi’nin içindeki sadaka taşını resimlemek, adanın enfes rüzgarını derin derin içimize çekmemiz lazım. Namazgah Parkı’nda duvara yaslanmak, geçmişi aramak… Aslında ne çok şey var adada yapacak…
Mitolojide Tenes’in adası olarak çıkıyor karşımıza… Derler ki, Tenes bugünkü Poyraz Limanı civarında yabani asmayı bulmuş, onu geliştirmiş. ‘’Kuntra Asma’’ denilen şimdiki durumuna getirmiş. Öyle ki üzüm paraların arkasına bile basılmış. Çünkü adanın temel kültürünü oluşturmuş üzüm…
Ağustos ve eylül ayları adanın muhteşem üzümlerini tatmak için tam zamanı. Fransa imparatoriçesi Eugenie’nin ‘’Düşük rütbe vermişsiniz. Bu üzümlerin generali olmalı’’ dediği o efsane tat.
Evliya Çelebi’nin ‘’ … Buradaki gibi güzel çavuş üzümü, dünyanın hiçbir yerinde yetişmez’’ diye anlattığı güzelim üzümler görücüye çıktı bile. Her yerde renk renk üzüm, koruk suyu, reçel ya da dünya kalitesinde çeşit çeşit Bozcaada şarapları.
Vasilaki, Kuntra ve Karalahna’nın Cenneti Bozcaada
Türkiye’nin en güzel Çavuş üzümünün yetiştiği yer.
Yaklaşık 20 yıldır adanın vazgeçilmezi olan Bağbozumu ile meşhur üzümlerini Dünya’ya tanıtıyor.
Üzüme uzaktan bakmak yetmez. Dalından koparıp yemek lazım. Bunun için bağ sahipleri Bozcaada iskelesinde Ata Demirer’in ‘’Kargalar yimeden sen yi’’ sloganıyla bu deneyimi yaşamak isteyen ziyaretçileri bekliyor.
Üzüm toplamaya götürmek için rengarenk boyanmış traktör kasalarında darbuka eşliğinde şarkılar söyleyerek bağa gitmek, üzümleri kendi elimizle koparıp sepetimizi taşana kadar doldurmak, bu arada dalından doyasıya üzüm yemek o kadar keyifli ki…
Adaya gelin.
Mutlaka bir şişe has Bozcaada şarabı alın. Üzümü Bozcaada’dan toplanmış olsun…
Bir kasa üzüm satın alın dönüşte. Hatta dönüşe bırakmayın. Ada sokaklarında yürürken biraz üzüm olsun yanınızda. Yiye yiye gezin.
Denk gelirseniz bir bardak koruk suyu mutlaka için…
Arada acıkınca asma yaprağında sardalya yiyin...
Mendirek dergisini ise asla unutmayın.
Bozcaada sizi bekliyor.
Tüm misafirperverliği, sakinliği ve mütevaziliği ile…