Türkiye’nin 16. Cittaslow şehri kabul edilen Köyceğiz, muhteşem coğrafyası, gölü ve sakinliği ile görenleri hayran bırakıyor. Köyceğiz hakkında merak ettiğiniz her şey Köyceğiz Gezi Rehberi’nde...
Muğla’nın el değmemiş güzide ilçesi Köyceğiz...
Pırıl pırıl suları ile mest eden Türkiye’nin tek ayaklı gölü Köyceğiz Gölü,
Türkiye’nin 16. Cittaslow şehri, yani huzurun adresi,
Narenciye bahçelerinin sarıp sarmaladığı mis kokan şehir,
Dünyaca ünlü Sultaniye Kaplıcaları’nın şifa dağıttığı yer,
Batı Toroslar’ın Akdeniz’e elini uzattığı muhteşem doğa,
Dünyada nadir bulunan sığla ormanlarının bulunduğu şanslı şehir,
Bir adım ötesinde Dalyan ve İztuzu Plajı’na kucak açan yerleşim,
Karia Bölgesi’nin liman kenti Kaunos’a ve kaya mezarlarına çok yakın,
Su sporu, dağcılık ve trekking severlerin vazgeçilmezi,
Yöresel mutfağı ve efeleriyle tam bir Ege kasabası...
Kaynak: koycegiz.bel.tr/Ilc/koycegiz.html
Köyceğiz’in güzellikleri saymakla bitmiyor. Tatil için Muğla kıyılarını tercih edenlerden misiniz? Öyleyse bir gününüzü Köyceğiz ve etrafına ayırmalısınız. Çünkü Köyceğiz’de sizi iyi hissettirecek çok neden var. Peki Köyceğiz nerededir? Köyceğiz’in tarihi, coğrafyası, Köyceğiz Gölü’nün özellikleri, Köyceğiz’de gezilecek yerler ve Köyceğiz civarında mutlaka görülmesi gereken yerler nelerdir? Köyceğiz’de nerede – ne yenir, nerede konaklama yapılır? Hepsi ve daha fazlası Köyceğiz Gezi Rehberi’nde...
Köyceğiz’in Konumu | Köyceğiz’e Ulaşım
Köyceğiz, Muğla ilimizin 13 ilçesinden biridir. Her ne kadar Ege olarak bilinse de aslında Ege ve Akdeniz bölgelerinin birleştiği yerde kuruludur. Hatta ilçenin topraklarının büyük kısmı Akdeniz bölgesi içerisinde kalmaktadır.
Muğla’nın turistik ilçeleri Marmaris ile Fethiye arasında yer alan Köyceğiz’in ulaşımı kolaydır. Ana yol üzerinde Köyceğiz tabelasını gördüğünüz an ilçe merkezine dönmeniz yeterli olacaktır. Yol sizi Köyceğiz Gölü kıyısına götürecektir.
Köyceğiz, Marmaris’ten 60 km, Muğla merkezden 60 km, Akyaka'dan 40 km, Dalyan merkezden 30 km, Dalaman Havalimanı’ndan 36 km, Göcek’den 40 km ve Fethiye’den 70 km uzaklıktadır. Bölgenin meşhur plajları İztuzu Plajı’na 42 km, Sarıgerme Sarçed Plajı’na 38 km ve Ölüdeniz Plajı’na 80 km mesafededir.
Köyceğiz’e kendi aracınız ile geliyorsanız Muğla-Fethiye karayolunun 60. kilometresinde Köyceğiz’e ulaşmış olacaksınız. Otobüs ile geliyorsanız direk Köyceğiz’e seferler var. Ya da Muğla’dan neredeyse her saat başı Köyceğiz’e kalkan dolmuşlar ile ilçeye ulaşım sağlayabilirsiniz. https://sefersaatleri.net/mentese-koycegiz-mugla-sefer-saatleri/ Havayolu ile geliyorsanız Dalaman Havalimanı Köyceğiz’e sadece 36 km uzaklıkta.
Köyceğiz Hakkında Genel Bilgi
Muğla’nın 13 ilçesinden biri olan Köyceğiz, kendine has doğası, gölü, kaplıcaları ve turistik faaliyetleri ile dikkat çekmektedir. Köyceğiz Gölü kıyısında kurulu olan ilçe, kendi halinde nefes almaya devam ederken, 2019 yılında Cittaslow ünvanını almayı başarmıştır. İtalya’da 1999 senesinde başlayan Cittaslow “yavaş şehir, sakin şehir” akımı, Türkiye’de de ses getirmiştir. Muğla-Gökova’da yer alan Akyaka beldesi 2011’de Cittaslow kabul edilmişti. 2019’da ise Köyceğiz Türkiye’nin 16.Cittaslow şehri olarak kayıtlara geçti. Böylece Muğla’nın iki beldesi cittaslow olmayı başarmıştır.
Köyceğiz cittaslow ünvanını sonuna kadar hakediyor. Çünkü bu şehirde huzur var. Yaşam sakin akıyor, sükunet bu coğrafyanın genlerine işlemiş sanki. Bir tatlı huzur almaya gelenlerle dolup taşıyor Köyceğiz...
İlçenin nüfusuna baktığınızda yaklaşık 35 bin kişi yaşıyor. Yaz mevsimi ile ziyaretçi sayısı artıyor. Ege ile Akdeniz bölgelerinin birleştiği yerde kurulu olan Köyceğiz’in, konumu itibariyle ulaşımı çok kolaydır.
Dört mevsimi ayrı güzel ayrı heyecan taşıyan ilçe, Türkiye’de Rize’den sonra en çok yağış alan yerleşimdir. Kış mevsiminde yağmur bulutlarının sarmaladığı şehri, yaz mevsiminde sıcacık güneş ve mis gibi göl havası kucaklar.
Köyceğiz, Batı Toroslar’ın uzantıları ile çevrili enfes bir gölün kıyısındadır. İlçe ile aynı ismi taşıyan Köyceğiz Gölü, halkın geçimine de katkıda bulunmaktadır. Su cenneti olarak lanse edilen Köyceğiz, su kaynakları açısından hakikaten çok zengindir. İlçenin en büyük geçim kaynağı tarımdır. Narenciye bahçelerinin süslediği Köyceğiz’de portakal ve mandalina üretimi ağırlıktadır. Türkiye’nin en lezzetli narenciyesi burada yetişir. Özellikle tavsiyem Döğüşbelen portakalını mutlaka tadın.
Narenciye üretiminin dışında hayvancılık ve arıcılık çok yoğundur. Köyceğiz’den ayrılmadan bal alışverişinizi de yapmanızı tavsiye ederim. Son yıllarda ilçenin turizm potansiyeli büyük bir artış göstermiştir. Köyceğiz Gölü, Yuvarlakçay, Sultaniye Kaplıcaları gibi turistik yerler, yoğun ziyaretçi almaktadır. Bunların dışında, bir adım ötedeki Dalyan, Kaunos Antik Kenti, Kaya Mezarları ve İztuzu Plajı da Köyceğiz’in turizm potansiyelini olumlu etkilemektedir.
Dünyada endemik bir tür olan Sığla ağaçlarının Köyceğiz’de bulunuyor olması da burayı özel kılıyor. Şehrin içerisinde yer alan bu büyük sığla ormanı, Köyceğiz’e sınırsız oksijen imkanı sunuyor. Yemyeşil doğayı sevgiyle kucaklıyor Köyceğiz.
Köyceğiz’in merkezi küçüktür, lakin göl kıyısında yer alan kafeler genellikle doludur. Sabah ve akşam yürüyüşleri için kordonu tercih edenler, göl manzarasının tadını çıkarırlar. Sabah erken saatte, akşam ise gün batımında göl kıyısında bir şeyler yiyip içerek bu cittaslow şehrini daha yakından hissedebilirsiniz.
Köyceğiz İsmi Nereden Geliyor?
Köyceğiz isminin nereden geldiğini merak ediyor musunuz?
Şüphesiz şehirler isimleri ile özdeşleşiyor. Köyceğiz küçük bir köy-kasaba havasında... Dolayısıyla acaba ismi buradan mı geliyor diye yorum yapanlar olabiliyor.
Yaygın anlatılan efsaneye göre; günümüzde var olan Köyceğiz Gölü, bir zamanlar geniş bir ova imiş. Bu verimli ova her nedense sular altında kalmış. Büyük ihtimal etrafı çevreleyen dağlardan ve dolu dolu akan çaylardan coşkuyla gelen sular ovayı sular altında bırakmış. Yaşanan bu felaketin ardından bölgeye koşup gelen insanlar ayakta kalan bir kaç evi ve insanı görünce “Bütün şehir sular altında kalmış, kıyıda sadece bir köyceğiz kalmış” demiş. O günden sonra buranın ismi Köyceğiz olarak anılmış. Günümüzde hala gölün altında batık şehir olduğuna inanılıyor.
Ayrıca diğer bir rivayet de; Buraya var olan gölden dolayı "Gölceğiz" dendiği, zamanla da Gölceğiz'in Köyceğiz'e dönüştüğü söylenmektedir. Gölceğiz ya da Köyceğiz hiç farketmez burası tılsımlı bir kitap gibi. Durmadan ve sıkılmadan okumak isteyeceğiniz tılsımlı bir kitap...
Köyceğiz’in Tarihçesi
Köyceğiz, Antik Karia Bölgesi’nde yer almaktadır. Aslında Likya ile Karia bölgeleri arasında kesişim noktasında olduğundan ötürü, bölgede Likya izleriyle de karşılaşılmaktadır. Karia ile Likya arasındaki sınır Dalaman Çayı’dır. Bu çaya kadar olan Karia bölgesinde, yaklaşık olarak 3000 yıllık geçmişiyle Köyceğiz, zengin tarihi buluntular barındırmaktadır.
Karia’nın sınırındaki en önemli kent Kaunos idi. Köyceğiz’in tarihine inmek için Kaunos Antik Kenti’ni incelemek gerekir. Köyceğiz’in Çandır Mahallesi’nde yer alan Kaunos, her ne kadar Dalyan ile anılsa da aslında Köyceğiz ilçe sınırında kalmaktadır. 1966 yılından beri aralıksız kazıların gerçekleştiği Kaunos, zamanında bölgenin en işlek liman kenti idi. Bölgede, Karyalılar, Dorlar, Persler, Büyük İskender, Seleukoslar, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı hakimiyetleri görülmüştür.
Asırlar içerisinde denizden uzaklaşan ve alüvyonlarla dolan Kaunos önemini kaybetmiştir. Eskiden Köyceğiz Gölü, Akdeniz kıyısına yakın iken, zamanla Dalyan deltası oluşmuş ve Köyceğiz Gölü tıpkı Kaunos gibi denizden uzaklaşmıştır. Bugün o dönemden kalan Kaya Mezarları, Dalyan cepheli konumlarıyla, Köyceğiz’in yüzlerce yıllık geçmişinin şahitleri gibidir.
Köyceğiz Gölü’nün Dalyan Kanalı ile birleştiği yerde bulunan Sultaniye Kaplıcaları yine bölgenin tarihine ışık tutmaktadır. Bu sıcak su alanının antik dönemde Kaunoslular tarafından kullanıldığı bilinmektedir.
Yine Kaunos’un karşı tarafında olduğu bilinen Pasanda antik kenti, her ne kadar yeri tam olarak tespit edilmemiş ve yeterli araştırmalar yapılmamış olsa da bölgenin önemli yerleşimlerinden biriydi.
Suyun böylesine cömertçe aktığı, insanoğluna hayat bahşettiği Köyceğiz, tarihin ve doğanın iç içe geçtiği yüzlerce yıllık bir yerleşim. Etrafı keşfetmek, geçmişle bugünü sentezlemek size kalıyor...
Köyceğiz Gölü Hakkında Genel Bilgi
Köyceğiz Gölü, ilçe merkezine gelindiğinde çoğu kişinin deniz sandığı muazzam bir görüntüye sahiptir. Türkiye’nin tek ayaklı gölüdür. Peki nedir ayaklı göl?
Ayaklı Göl; sularını bir kanal vasıtasıyla denize ulaştıran göllere ayaklı göl denir. Kısaca deniz ile bağlantısı olan ve bu bağlantıyı bir kanal vasıtasıyla yapan göllerdir. Köyceğiz Gölü de bir ayaklı göldür ve sularını 10 kilometrelik Dalyan Kanalı vasıtasıyla Akdeniz’e ulaştırır. Dünyada sayılı olduğu bilinen ayaklı göllerin içerisinde Türkiye’den Köyceğiz Gölü yer almıştır.
Köyceğiz Gölü’nün etrafında Batı Toroslar dediğimiz dağ silsilesi yer almaktadır. Bu dağların isimleri Ölemez Dağı (en yüksek olan dağ), Kızlan Dağı, Palanduz Dağı ve Çiçek Dağı’dır.
Gölü sarmalayan bu dağlar aynı zamanda göle hayat vermektedir. Dağlardan gelen su ile beslenen Köyceğiz Gölü, bu sularını ise Akdeniz’e ulaştırmak için Dalyan Kanalı’nı aşmaktadır. Dalyan Deltası’na hayat veren göl, muhteşem bir manzaranın altına imzasını atmaktadır. Dünyanın en özel yerlerinden biri olan Köyceğiz-Dalyan Lagün sistemi akılları baştan alacak kadar güzeldir.
Gölü besleyen diğer kaynaklar ise Yuvarlakçay, Namnam Çayı ve Kargıcak Çayı’dır. Gölün etrafında sıralanmış narenciye bahçeleri, sığla ağaçları ve ormanı, sazlıklar ve şifa dağıtan sıcak suları burayı özel kılmaktadır.
Köyceğiz Gölü sularını Dalyan Kanalı ile Akdeniz’e ulaştırmaktadır. Dalyan Kanalı’nın uzunluğu ise yaklaşık 10 km uzunluktadır. Köyceğiz Gölü, alüvyal set gölüdür. Suyu tatlı olan gölün, Akdeniz’e doğru yaklaştıkça suyunun tuzlu olduğu farkedilir. Türkiye’nin 16. büyük gölüdür ve 52 km² yüzölçümüne sahiptir.
Gölün derinliği 15 ile 150 metre arasında değişmektedir. Gölün üzerinde irili ufaklı bir kaç ada vardır. Gölün ortasında yer alan adanın ismi Hapishane Adası’dır. Sazlıklarla çevrili Hapishane Adası, üzerinde yer alan Orta Çağ surları ile dikkat çekmektedir.
Köyceğiz Gölü, sabah saatleri çarşaf gibidir. Öğleden sonra dalgalanmaya başlayan göl, sert havalarda deniz kıyısını andırırcasına hiddetlenir. Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilen gölde çeşitli su sporları yapılmaktadır. Gölün içerisinde çeşitli tatlı su balıkları ve Nil Kaplumbağası da yaşamaktadır.
Göl kenarında yapılan yürüyüşler ruhunuza iyi gelecektir. Ayrıca Dalyan’dan kalkan tekne turlarında Köyceğiz Gölü’nde yüzme molası da verilmektedir. Dilerseniz gölde balık tutma keyfini de yaşayabilirsiniz.
Köyceğiz Gölü, ülkemizin sahip olduğu en önemli doğal zenginliklerden biridir. O yüzden iyi korumak, sahip çıkmak ve gelecek nesillere aktarabilmek lazım.
Köyceğiz’de Gezilecek Yerler
Bir gününüzü Köyceğiz’e ayırsanız neler yapardınız hiç düşündünüz mü?
Bu sükunetle kol kola girmiş cittaslow şehrinde gezilecek ve görülecek yerleri sıralayalım. Köyceğiz merkezden başlayarak, etrafı keşfe çıkabilirsiniz. İşte Köyceğiz’de gezilecek yerler...
1. Köyceğiz Merkez – Cumhuriyet Meydanı
Yapacağınız ilk keşif ilçe merkezi olmalı. Cumhuriyet Meydanı’na geldiğinizde etrafınızda tarihi evler, Atapark, eski belediye binası, Hacıbey Camii ve kordonu görüyorsunuz. Palmiyelerin süslediği, yeşil tonların bol olduğu merkez, sizi tüm sakinliği ile karşılıyor. Hediyelik eşya ve Köyceğiz Balı satışı yapan dükkanlar dikkatinizden kaçmayacaktır.
Göl kıyısına doğru yürüdüğünüzde ise “Cittaslow Köyceğiz” yazısını görüyorsunuz. Bir tarafınızda sığla (günlük) ağaçları bir tarafınızda kordon boyunca sıralanmış kafeler yer alıyor. Sakin şehir Köyceğiz’den göl kıyısında keyif yapmadan ayrılmayın. Göl kıyısında yer alan kafelerde her türlü yeme-içme imkanı mevcut. Üstelik fiyatlar makul.
Kordon boyunca yapacağınız keyifli bir yürüyüşte şehrin huzur veren havasını daha çok hissediyorsunuz. Tavsiyem, sabah erken saatlerde merkezde bir kahve molası verin. Gölün kıpırtısız hali ruhunuzu okşuyor. Okaliptüslerin, palmiyelerin ve sığla ağaçlarının gölgesinde en doğalından antidepresan isteyenlere, burası şiddetle tavsiye edilir.
2. Kaunos Aslanı (Atapark)
Cumhuriyet Meydanı’na çok yakın konumdaki Atapark içerisinde yer alan Kaunos Aslanı heykelini de görebilirsiniz. Orjinal bir buluntu olan bu aslana Kaunos Aslanı denmesinin sebebi, Kaunos Antik Kenti’nde bulunmuş olmasıdır.
Kaunos Aslanı, 1965 yılındaki kaçak yapılan bir kazı sonrasında ele geçirilmiştir. Aslanın bulunduğu yerde, sonraki yıllarda (1972-73) arkeolojik kazı yapılmış ve yuvarlak bir yapının kalıntılarına rastlanmıştır. Bu bulunan yapı kutsal bir anıt olarak Agustus döneminde (M.Ö. 27-M.S. 14) inşa edilmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda bu yuvarlak yapının sütunları arasında kadın heykelleri bulunmakta ve dört köşesinde de aslan heykelleri yer almaktaymış. Gücü sembolize eden bu aslan heykeli şimdi Köyceğiz merkezde Atapark içerisinde sergilenmektedir.
3. Sait Bey Konağı
Burası kolay kolay kimsenin bilmediği bir konak. Bizim de amacımız zaten bu değil mi? Bir şehre gittiğiniz zaman görmeniz gereken yerleri sizlere aktarmak...
Şayet Köyceğiz’in yakın dönem yaşam tarzını merak ediyorsanız bu konağa mutlaka uğrayın. Kaunos Aslanı’na yaklaşık 450 metre mesafede bulunan konağın ulaşımı çok kolay. Etnoğrafik eserlere merakı olanlar için keyifli bir adres. 2015 yılında yenilenen konak şimdilerde ziaretçi ağırlamakta. Üstelik girişi ücretsiz.
Sait Bey Konağı, 1950’li yıllarda inşa edilmiş Rum mimari tarzında bir konak ve hikayesi ilginç... Konağın şu anki sahibi Sinan Bey aslında İstanbullu. Köyceğiz’e gelip bu evi satın almak istiyor ve uzun işlemler sonucu evi alıyor. Harap durumdaki evi yeniliyor ve konağa babasının ismini veriyor. Böylelikle Sait Bey Konağı’nı Köyceğiz’e kazandırıyor.
Sahibi Sinan Bey, babası Sait Bey’e ait olan eşyaları burada sergiliyor. Konak iki katlı ve 1950’lerden 1980’lere uzanan süreci hatırlatan eşyalar ile dekore edilmiştir. Köyceğiz’in karakteristik mimarisini hissetmek, o dönem evlerinin ambiyansını yaşamak ve kıymetli eşyaları görmek için Sait Bey Konağı’na uğrayın derim. Açıkçası büyük emek ve takdir edilmesi lazım.
4. Delta Plajı
Köyceğiz kordona indiğinizde sağ tarafa doğru yürürseniz Delta Plajı’na ulaşıyorsunuz. Küçük ve şirin bu tatlı su plajı, göl kıyısı plajıdır. Merkezde yer alan bu plajın tabiki meraklıları var. Plajın hemen yanında belediyenin işlettiği kafe ve restoran mevcut.
Plajın yanı başında yükselen okaliptüs ve palmiyeler göze çok hoş geliyor. Gölde yüzmeyi sevenler ve manzara isteyenler için önerilecek güzel bir plaj. Plajda şezlong kiralanabiliyor, fiyatları da uygun. Ayrıca plajın hemen yanı başında yer alan kamp alanı da çadır severler için ideal. Tek olumsuz yanı düğün organizasyonlarının burada yapılıyor olması. Akşam fazlaca gürültü olabiliyor. Siz yine de gün batımında ya da sabah erken saatte plajın manzarasını keşfedin derim.
5. Kulak Mesire Alanı
Yeşilin ve sükunetin şehri Köyceğiz’de müthiş bir alternatif daha. Kulak Mesire Alanı, piknik yapabileceğiniz ve yürüyüş yaparak doğa ile baş başa kalabileceğiniz bir yer. Üstelik kamp severlerin de gözdesi burası. Bakımlı ve temiz bu mesire alanı içinde kafeterya da bulunuyor. Çocuklu aileler için bire bir. Delta Plajı’na çok yakın konumdaki mesire alanına uğrayıp keyfini çıkartabilirisiniz.
6. Köyceğiz Sığla Ormanı
Köyceğiz kordona indiğinizde sol tarafa doğru yürürseniz sığla ormanına ulaşıyorsunuz. Şehrin içinde bol oksijen arayanlara müthiş bir adres. Sığla ağaçları ve daha birçok türün bulunduğu orman oldukça büyük. Hepsini yürüme şansınız olmayabilir. Zaten bölgeyi iyi bilmiyorsanız hepsini yürümeyin derim. Zira kaybolma ihtimaliniz var.
Yaz mevsiminde serinlemek için burayı tercih edenler piknik yapıp temiz havanın keyfini çıkarıyor. Ormanın içinde kamp kuranlar var. Endemik sığla ağaçlarıyla kaplı bu orman Köyceğiz’in en büyük doğal zenginliklerinden biridir. Yemyeşil doğanın içinde nefes almak isterseniz Köyceğiz Sığla Ormanı’na uğrayın.
7. Yuvarlakçay
Yuvarlakçay, son yıllarda Köyceğiz denince ilk akla gelen yer oldu. Buraya uğrayıp mis gibi doğanın içinde serinleyip, kahvaltınızı yapabilirsiniz. Yolu biraz uğraştırsa da görmeye değer.
Yuvarlakçay, Köyceğiz Gölü’nü besleyen çaylardan biridir. Yuvarlakçay’ın suyu ferahlatıcı, minik şelaleleri göz alıcı, salıncakları ise baştan çıkarıcı... Sırf salıncağa binip poz vermek için bile buraya gelenler var. Bölgede yer alan birçok restoran kahvaltı dahil yeme-içme alternatifleri sunuyor.
Yuvarlakçay’da ne yenir, ne yapılır, öneriler neler? Devamını Oku...
8. Toparlar Şelalesi
Köyceğiz merkezden 12 km uzaklıkta bulunan şelale bölgenin gizli kalmış doğal güzelliklerinden biridir. Ana yol üzerinde tabeladan içeri girip aracınızı park edip yürümeniz gerekiyor. Yaklaşık 20 dakika kadar yürüdükten sonra şelaleye ulaşıyorsunuz. Girişi ücretli değildir. Yaklaşık 5 metre yükseklikten dökülen şelalenin altında küçük bir gölet oluşmuştur. Kıyıları sığ ama ortası derin olan bu gölde yüzebilirsiniz ama dikkatli olmakta fayda var.
9. Sandras Dağı – Gökçeova Göleti (Ağla Yaylası)
Batı Toroslar’ın bir parçası olan Sandras Dağı, yaklaşık 2295 metre yüksekliği ile Köyceğiz’in en özel rotalarından biridir. Dağcılık ve trekking ile ilgilenenlerin planlarında yer alan Sandras Dağı, Ocak-Nisan arası karla kaplıdır.
Sandras Dağı’nın eteklerinde yer alan Ağla Yaylası tabiatın eşsiz güzelliklerini barındıran bir cennet. Buranın en tercihe dilen yeri ise Gökçeova Göleti. 50 dönümlük bir arazide yer alan Gökçeova Göleti, yapay bir göldür. Kamp ve piknik için uygundur. Fakat wc yok, tesis yok, dolayısıyla bu konularda sıkıntı yaşayabilirsiniz. Ayrıca yol konusunda pek sıkıntı olmasa da buraya ulaşım 1 saat sürüyor. Bunu da hatırlatalım.
10. Sultaniye Kaplıcaları
Doğa ararsanız var, manzara var, tarih var, su var, kaplıca bile var... Yok yok dediğinizi duyar gibiyim. Hakikaten Köyceğiz’de arayıp bulamayacağınız bir şey yok. Gelelim bölgenin en kıymetlilerinden olan Sultaniye Kaplıcalarına.
Türkiye’nin sayılı kaplıcalarından biri olan Sultaniye, iddia odur ki dünyanın radyoaktivitesi en yüksek kaplıcalarının başında geliyor. Asırlar boyu şifa dağıtan kaplıca, Ölemez Dağı’nın eteklerinde bulunuyor. Ölemez Dağı gölün etrafındaki en yüksek dağ. Eteklerinde ise adıyla müstesna sanki ölümsüzlük iksiri taşıyor.
Köyceğiz merkezden 25 km mesafede yer alan kaplıcanın yolu biraz virajlı olduğu için buraya ulaşmak ortalama 40 dk sürüyor. Birçok hastalığa iyi geldiği bilinen Sultaniye Kaplıcaları, geçmişte Kaunoslular tarafından da kullanılmıştı. Burada mineralli havuzlarda yüzüp, çamur banyosu yaparak zihninizi de bedeninizi de şifalandırabilirsiniz.
11. Ekincik Koyu ve Ekincik Plajı
Sultaniye Kaplıcaları’ndan sonra yola devam edip bölgenin en güzel koylarından biri olan Ekincik Koyu’nu ziyaret edebilirsiniz. Köyceğiz’e gelip de mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında geliyor.
Eskiden ulaşım sıkıntısı varken daha bakir olan Ekincik, günümüzde yolların düzgün hale gelmesiyle hızla kalabalıklaşıyor. Ekincik’de kumsal ve deniz çok güzel. Zaten Marmaris-Göcek arası tura çıkan yatların da uğrak yerlerinden biri Ekincik Koyu.
Koyda kafeterya, şezlong, şemsiye, duş, wc, kabin mevcut. Ayrıca piknik masaları var ve kendi yiyeceğinizi getirip piknik yapabilirsiniz. Kamp alanında çadır kurmak isteyenler için imkanlar bulunmaktadır. Köyceğiz’den yola çıktığınız an enfes manzaralar eşliğinde ulaşacağınız Ekincik Koyu ve Plajı, sakin ve kafa dinlemelik tatil arayanlar için ideal.
12. Dalyan
Köyceğiz merkeze 24 km mesafede yer alan Dalyan, yeryüzündeki gerçek bir doğa harikası. Köyceğiz’e gelip de bir adım ötedeki Dalyan’ı görmemek büyük eksiklik olacaktır. Köyceğiz Gölü ile Akdeniz arasında konumlanan Dalyan, Ortaca ili sınırlarında kalmaktadır.
Dalyan, Türkiye’nin en bakir yerlerinden biridir. Muhteşem doğası, göz kamaştıran tarihi ve doğal zenginlikleri ile gizli bir cennettir. Dünyanın dört bir tarafından turist ağırlayan Dalyan’a daha önce hiç gitmediyseniz, Dalyan’a bir kaç gün de olsa şans verin. Dalyan’da ne yenir, neler yapılır, nerede konaklanır? Dalyan’da gezilecek yerler nerelerdir? Dalyan hakkında ayrıntılı bilgi almak için Dalyan Gezi Rehberi yazmımıza göz atabilirsiniz.
13. Çamur Banyosu
Çamur Banyosu genellikle Dalyan ile anılsa da, aslında Köyceğiz sınırında kalıyor. Burası Dalyan ve Köyceğiz turlarında eğlencenin bir numaralı adresidir. Çamur banyosunda geçireceğiniz bir kaç saat belleğinizde gülümseten anılar bırakacaktır.
Çamur banyosunun girişi ücretlidir. İçeride bir kafeterya, wc ve duşlar yer alıyor. İçeri girdiğinizde yoğun kükürt kokusu ilk başta sizi rahatsız edebilir. Bu kokuya zamanla alışıyorsunuz. Öncelikle yapmanız gereken doğal çamurun olduğu havuza girip iyice çamurlanmak. Gözünüze kaçmayacak şekilde yüzünüze de sürdüğünüz çamur hem sağlıklı hem de eğlenceli bir aktivite oluyor.
Tamamen çamurlandıktan sonra bir müddet güneş altında bekleyip kurumanız gerekiyor. Ardından duş bölümünde yıkanıp çamurdan arınıyorsunuz. İyice yıkandıktan sonra da 39 derecedeki termal suyun olduğu havuza giriyor ve iyice gevşiyorsunuz. Romatizma, kireçlenme, sinir hastalıkları ve eklem ağrılarına iyi geldiği bilinen termal suyun keyfini çıkardıktan sonra da kafeden bir şeyler sipariş edip keyif yapabilirsiniz. Her yıl binlerce turistin ziyaret ettiği Çamur Banyosu turistlerin yoğun ilgisi altındadır.
14. Kaunos Antik Kenti
Kaunos, Dalyan merkezin karşı kıyısında kalıyor. Buraya sandal taksilerle geçmeniz mümkün. Tekneden indikten sonra 15 dakika kadar yürümeniz gerekiyor. Şayet Köyceğiz merkezden aracınızla gelirseniz 40 km yol almanız lazım yani yaklaşık 1 ile 1 buçuk saat arası sürüyor.
Kaunos’ta Müzekart geçerlidir. Sonrasında ise harabeleri gezmeye başlayabilirsiniz. Kaunos Antik Kenti, Köyceğiz ilçesinin Çandır Mahallesi sınırında kalmaktadır. Hemen belirtelim ki kanalın bir tarafı Dalyan yani Ortaca ilçe sınırı, diğer tarafı Köyceğiz ilçe sınırıdır.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Kaunos, antik çağda tuz üretimi ve satışı yapan bir liman kentiydi. Zamanla alüvyonların dolmasıyla liman özelliğini kaybeden kent, yavaş yavaş terkedilmiştir. Bugün kentte tiyatro, hamam, bazilika, agora ve 150 metre yüksekliğe sahip akropol yer almaktadır. Kazıların devam ettiği Kaunos, umarız tam anlamıyla ayağa kaldırılır. (Kaunos hakkında ayrıntılı bir yazımız yakında...)
15. Kaya Mezarları
Kaya Mezarları, bölgede göreceğiniz en görkemli kalıntılardır. Yüksekçe bir tepe üzerinde, tapınağı andıran heybetli görünümleri dudak ısırtacak kadar etkileyicidir. Kaya Mezarları, Dalyan’dan kalkan teknelerle plaja doğru yol almaya başladığınızda karşınızda birden beliriverir. Herkesi o an bir heyecan sarar. Bu noktada biz tur rehberlerine en sık sorulan ilk soru “Bu yüksek noktaya o mezarları nasıl inşa edebilmişler?” Şimdi ben size sorayım o halde “Sizce o mezarları oraya nasıl inşa ettiler ve dahası ölüleri oraya nasıl nakil ettiler?” Bir düşünün bakalım...
2400 yıllık bu kaya mezarları, Kaunos gibi zengin bir kentin önsözü aslında. Kaunoslular, deniz ticaretinden gelir elde eden bir liman şehrinde yaşıyorlardı. 3 bin yıllık bir geçmişe sahip olan Kaunos’ta yüksek mevkideki kişiler ve krallar için yapılmıştı bu mezarlar. Mezarların yüksek kayalıklara oyulmasının sebebi ise Tanrılara daha yakın olmak fikridir. Ölen kişinin statüsü ne kadar yüksek ise mezarı da o kadar yükseğe inşa edilirdi.
Dalyan’daki bu kaya mezarlarına baktığınız zaman özellikle 6’lı mezarlar büyük ve gösterişlidir. En büyük olan ise yarım kalmıştır. Sebebi ise; Herodot’un aktardığına göre Persler Kaunos’a gelince, şehir dirense de bir müddet sonra teslim olmuştur. İşte o gün yarım kalan kaya mezarı bir daha tamamlanamamıştır.
Mezarların önünde iki adet İon sütunu yer almaktadır. Hangi taş ustaları burada çalıştı, hangi aletleri kullandı ve hangi şartlarda bu mezarları inşa etti bilmiyoruz. Bildiğimiz en büyük gerçek ise o dönemde ölümden sonraki hayatın var olduğu inanışı ve ölü gömme adetlerinin ihtişamı ve çeşitliliğidir. Kaunos Antik Kenti’nde var olan yaklaşık 170 mezar arasında şüphesiz en meşhur olan mezarlar bu 6’lı mezar grubudur. Mezarlara çıkamıyorsunuz, zaten tehlikeli. Burada vereceğiniz bir fotoğraf molasında tarihin derinliklerine küçük bir yolculuğa çıkabilirsiniz.
16. İztuzu Plajı
İztuzu Plajı, Köyceğiz’den yaklaşık 40 km yani 1 saatten fazla sürmektedir. İztuzu (Caretta Caretta) Plajı, dünya çapında büyük üne sahiptir ve Türkiye’nin en gözde plajlarından biridir. Bir tarafında tatlı su diğer tarafında deniz suyu bulunan, altın sarısı renginde kumu muazzam güzelliktedir. Plajın özellikleri saymakla bitmez. Caretta caretta denilen deniz kaplumbağalarına ev sahipliği yapan plajın el değmemiş doğası hayranlık uyandırmaktadır.
Türkiye’deki en iyi plajlar listesinde başı çeken İztuzu Plajı, gündüz yüzmeye gelen insanların, gece ise sevimli Caretta carettaların uğrak noktasıdır. Akdeniz’in en özel plajlarından biri olan İztuzu Plajı’na yolunuz düşmeden, sizlere küçük tüyolarımız olacak.
Peki plaja hangi yollarla nasıl ulaşım sağlanmaktadır? İztuzu Plajı’nın özellikleri ve plajdaki imkanlar nelerdir? İztuzu Plajı’nda yapılabilecek aktiviteler hangileridir? Hepsinin cevabı İztuzu Plajı Rehberi'nde.
Köyceğiz’de Nerede – Ne Yenir? | Köyceğiz Mutfağı
Göl kenarında kurulu bir yerleşime geldiniz, haliyle ilk tadacağınız şeylerden birisi balık olmalı. Köyceğiz lezzetlerinin başında Kiremitte Kefal Balığı geliyor. Ayrıca bölgenin meşhur lezzeti Mavi Yengeç de sipariş verecekleriniz arasında olabilir. Köyceğiz kordonda yer Ayaklıgöl Balık Restaurant ve Yakamoz Restaurant’a uğrayıp göl lezzetlerinin tadına bakabilirsiniz. Deniz ürünleri ve et çeşitleri de mevcut ve çok lezzetli.
Köyceğiz merkezde yer alan Avangart Cafe Retaurant’ı da şiddetle tavsiye ederim. Konumu da yemekleri de harika. Buranın gerek kahvaltısı gerekse ana yemekleri büyük beğeni alıyor. Mavi yengeç sunumları da çok hoş. Köyceğiz kordonda tavsiye edilebilecek daha birçok mekan var. Bi Mola Göl Evi Cafe Bistro ve Siesta Cafe Restaurant da nezih mekanlardan. Ayrıca küçük bir tavsiye daha Meşhur Tostçu Hakan’a da uğrayıp tostlarının tadına bakın derim.
Köyceğiz merkezde yer alan Bekilli Şarap Evi’ne de uğramanız tavsiyemizdir. Burası çok samimi bir mekan, şarap eşliğinde bir şeyler yemek isterseniz bu adres tam size göre. Ev yapımı şarapların lezzeti harika.
Köyceğiz merkezin dışında yemek için en ideal adres Yuvarlakçay. Buradaki mekanlarda kahvaltı ve ana öğünler çeşitlilik gösteriyor. Güne güzel bir kahvaltıyla Yuvarlakçay’da başlayabilirsiniz. Fakat siz siz olun yemek tercih edecekseniz Ördek Dolması, Kuzu Göbeği Mantarı, Tenekede Tavuk, Kiremitte Alabalık, Levrek Izgara, Karlı Pekmez gibi çeşitlerden en az birini mutlaka sipariş edin.
Köyceğiz’de Konaklama | Köyceğiz Otelleri
Köyceğiz merkezde ve göl kıyısında konaklama yapabileceğiniz oteller ve pansiyonlar mevcut. Panorama Plaza Otel, Kaunos Otel, Özay Otel, Alila Otel, Flora Otel merkezde kalabileceğiniz iyi otellerden.
Apart otel tarzında isteyenlere ise Lotus Apart Pansiyon’u tavsiye ederim. Karya Apartment ve Rose Apart da konaklama konusunda çok iyi. Bunların dışında pansiyonlar da mevcut.
Köyceğiz’de Yapmadan Dönme
Köyceğiz’i sizler için tanıtmaya çalıştık. Cittaslow şehri Köyceğiz, huzur arayanları kendine çağırıyor. Peki Köyceğiz’den yapmadan dönme dediklerimiz neler?
1. Köyceğiz Gölü kenarında manzaraya karşı bir şeyler yiyip içmeden,
2. Kordonda yürüyüp yemyeşil doğayı keşfetmeden,
3. Köyceğiz Gölü’nde tekne ile tur yapmadan,
4. Köyceğiz lezzetlerinin tadına bakmadan,
5. Yuvarlakçay’da keyif yapıp, salıncaklara binmeden,
6. Sultaniye Kaplıcaları’nda çamurlanıp, sıcacık havuzlarda şifalanmadan,
7. Ekincik Koyu’nu gezip, plajında yüzmeden,
8. Şayet merakınız varsa gölde kuş gözlemciliği yapmadan,
9. Bir adım ötedeki Dalyan, İztuzu Plajı ve Kaunos Antik Kenti’ni gezmeden,
10. Mavi yengecin tadına bakıp, Caretta carettaları fotoğraflamadan,
11. Yine şayet vaktiniz varsa ve göze alabiliyorsanız Radar Tepesi’ne ya da Çandır Manzara Tepesi’ne çıkıp Dalyan Deltası’nı ve bu muazzam manzarayı seyre dalmadan,
12. Meşhur Köyceğiz Balı’nı tadıp satın almadan,
13. Narenciyesi meşhur şehrin portakal ve mandalinasını tatmadan,
DÖNMEYİN...
Seyahatleriniz RehberName tadında olsun...