Saklıkent Kanyonu ve Saklıkent Milli Parkı

Saklıkent Kanyonu ve Saklıkent Milli Parkı

Turizm cenneti Muğla’nın popüler gezi rotalarından Saklıkent Kanyonu nerededir, özellikleri nedir ve Saklıkent Kanyonu’nda yapabilecekleriniz nelerdir?

Turizm denince ülkemizde ilk akla gelen yerlerin başında Fethiye gelir. Fethiye denince ise şüphesiz Saklıkent Kanyonu ilk sıralarda yerini almayı başarır.

Fakat hemen belirtelim ki Saklıkent Kanyonu 2014’ten bu yana Seydikemer’e bağlı. Muğla’nın en son ilçe olan yerleşimi Seydikemer sınırlarında yer alan Saklıkent, Fethiye ile özdeşleşse de, 2012’de çıkarılan yasayla Seydikemer ilçe statüsü almıştır ve durumu değişmiştir.

Saklıkent Kanyonu’nun Konumu

Şayet Fethiye tarafına tatile geldiyseniz ya da yolunuz düştüyse en azından bir saatinizi ayırın ve Saklıkent’e mutlaka uğrayın. Saklıkent’e ulaşım Fethiye’den yaklaşık 45 kilometre sürüyor. Bu yol aynı zamanda Antalya-Kaş yolu. Zaten Saklıkent Kanyonu, Antalya ile Muğla sınırında yer almaktadır. Bu iki ilimizin sınırını oluşturan Eşen Çayı ise kaynağını Akdağlar’dan alan ve Saklıkent Kanyonu’na hayat veren kaynaktır aslında.

Burası aynı zamanda bir milli parktır. 1996 yılında yasalarla statüsü belirlenmiş Saklıkent Milli Parkı sınırında yer alan Saklıkent Kanyonu ise görmeye değer doğa harikası destinasyonlardan biridir.

Hem Antalya hem de Muğla il sınırları içerisinde konumlanan Saklıkent Kanyonu, Eşen Çayı’nın kollarından biri olan Karaçay (Kocaçay) üzerinde bulunur. Kaş’tan yaklaşık 65 km, mesafede bulunan kanyon, Patara’ya ise 30 kilometre uzaklıktadır. Ölüdeniz Plajı'na olan mesafesi yaklaşık 50 km.dir.

Saklıkent Kanyonu’nun Özellikleri

Uzunluğu 18 kilometreyi bulan kanyon, yüksekliği ile de dikkat çeker. Ortalama yüksekliği 200 metre ile 600 metre arası değişen kanyonun içinde bazı yerlerde güneş ışığı dahi görülmez. Yer yer 2 metreye kadar daralan ve neredeyse gökyüzünün görünmediği kanyonun içerisinde yürüyüş yapmak için profesyonel bir ekiple hareket etmek gerektiğini vurgulayalım.

Saklıkent Kanyonu binlerce yıl evvel oluşmuştur. Kolay aşınabilen kalkerli yapısı fay çatlaklarının da etkisiyle asırlar içerisinde derin bir kanyona dönüşmüştür. İçerisinden akan suyun hızı dikkatlerden kaçmaz. Sakin gibi gözüken suyun içerisine girdiğiniz an akıntının şiddetini hissedersiniz. O yüzden bilen bir ekiple yürüyüş yapmak lazım kanyonun içerisinde.

Saklıkent Kanyonu Nasıl Keşfedildi?

Herkesin bildiği bir keşif hikayesi vardır Saklıkent Kanyonu’nun. Bir çoban tarafından tesadüfen bulunduğu, akabinde ise ilerleyen yıllar içerisinde turizme kazandırılığını biliyoruz. Peki nasıl?

Sene 1988...

Ekrem Uçar (Çoban Ekrem) sıradan bir günde yine hayvanlarını otlatmak için dağ tepe bayır gezmektedir. Yürürken farkında olmadan kanyonun içine girer ve gördüğü manzara karşısında şaşkına döner. Şimdiye dek kimsenin haberdar olmadığı yüksek kaya kütlelerinin arasından buz gibi akan suyu ile kanyonu farketmiştir.

Çoban Ekrem Uçar’ın kanyonu keşfetmesiyle birlikte, 1988’de kendi yöntemleriyle bir köprü inşa edilir ve kanyona giriş sağlanır. Saklıkent 49 yıllığına Orman Bakanlığı’ndan kiralanır Çoban Ekrem tarafından ve bir alabalık çiftliği kurulur.

1989 senesinin yaz mevsiminde Saklıkent kanyonu hizmete açılır. Kanyonun gizemli oluşundan ve içerisinde bulunan mağaralardan dolayı da “Saklıkent” ismi yakıştırılır ve o gün bugündür Saklıkent Kanyonu diye popüler olur.

90’lı yıllara gelindiğinde henüz pek bilinmez Saklıkent, sadece civar köylerden ziyaretçi alır. Fakat TRT’de Saklıkent ile ilgili kısa bir tanıtım filminin yayınlanması ile birlikte Saklıkent’in ünü Fethiye sınırlarını aşmaya başlar.

1995 yılına gelindiğinde ise o dönemin Dışişleri Bakanı Erdal İnönü kanyonu ziyaret eder ve tüm medyanın göz bebeği olur Saklıkent. 1996’da Saklıkent Milli Park statüsüne kavuşur ve 1998’de Ekrem Uçar’ın sözleşmesi feshedilir. 2014 yılından bu yana Seydikemer Belediyesi tarafından işletilmektedir.

Her yıl binlerce yerli - yabancı turist ağırlayan Saklıkent Kanyonu bölgenin en popüler rotalarından biri olmayı başarmıştır.

Saklıkent Kanyonu’na Giriş ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Saklıkent Kanyonu’na giriş ücretli, burada müzekart geçmiyor. Yetişkin ve öğrenci ücretleri farklı. Otoparklar da aynı şekilde ücrete tabii.

Bilet gişesinden biletinizi aldıktan sonra turnikelerden geçip ahşap iskelelerin olduğu yoldan kanyonun içine yürüyorsunuz. 90’lı yıllarda kullanılan ahşap iskelelerin daha altta kaldığını farkedeceksiniz. Şimdiki iskeleler son derece sağlam ve güvenli fakat tek sıra halinde yürümek gerekiyor.

Buradan baktığınızda aşağıda billur gibi akan suyun güzelliği hayranlık uyandırıyor. İçeri doğru devam ettiğinizde küçük bir kafenin bulunduğu alana geliyorsunuz. Dilerseniz burada oturup bir şeyler içme şansınız var.

Burası kanyonun giriş kısmı elbet, fakat karşıya geçmeye çalışan insanlar dikkatinizi çekecektir. Bir halat yardımıyla siz de karşı taraf geçebilirsiniz. Fakat burada önemli iki nokta var;

Birincisi su çok soğuk, hakikaten dayanabilecek misiniz buna emin olmak lazım. İkincisi sürekli su aktığı için kayalar çok kaygan ve tehlikeli. Her an kayıp düşme tehlikesi var. Yapılacak en doğru şey Baret ve ayakkabı kiralamak olacaktır. Kafenin ön tarafında baret ve ayakkabı kiralama alanı var, oradan temin edebilirsiniz.

Şunu hemen belirtelim ki karşı tarafa geçseniz bile tüm kanyonu yürümeniz mümkün değil. Çok az bir kısmı yürüyüp geri dönüyorsunuz. Şayet tüm kanyonu yürümek niyetindeyseniz kesinlikle uzman bir rehber eşliğinde ve gerekli ekipmanlara sahip olarak yürüyünüz. Yani terlik varsa ayağınızda yürümeniz mümkün değil, ayakkabı olması şart.

Ayrıca kanyonu yürümek istiyorsanız bebek ya da küçük çocukla bunu sakın denemeyin. Çünkü macera dolu bu kanyon yürüyüşünde her an kayma riski var. Üstelik bazı yerlerde su omuz hizasına kadar gelebiliyor. Suyun soğukluğunu da göz önünde bulundurursanız küçük çocuklar için büyük sıkıntı olabilir.

Ama siz eğer yürümeyi seviyor ve macera tutkunu iseniz, hayatınızda bir günü mutlaka Saklıkent’e ayırın. Dünyanın en güzel kanyonlarından biri olan Saklıkent’te yürüyüş macerasını yaşayın. Ara ara oluşmuş şelalelerin keyfini çıkarın ve fotoğraflayın.

Saklıkent’te Yapılabilecek Aktiviteler

- Kanyonun içinden çıktıktan sonra çayın üzerinde kurulu sofralardan birinde oturup yemek yiyebilir, bir şeyler içebilirsiniz. Suyun üzerine kurulu yer sofraları hem otantik hem de keyif verici. Burada genellikle gözleme ve aperatif tarzda yemekler bulunuyor, alabalık da olmazsa olmazlardan. Tercih sizin.

- Saklıkent’te yapılabilecek en meşhur aktivite Rafting elbet. Burada gereken ekipmanları kiralayabileceğiniz firmalar mevcut. Sadece rafting değil daha birçok aktivite de meraklılarını bekliyor.

- Otoparkın olduğu alanda kurulu alışveriş tezgahları var. Burada kendi ürünlerini satan yöre insanının el emeklerine bir göz atın derim. Bölgeye has lezzetler, şifalı bitkiler, pekmezler, ballar, meyveler, otlar ve dahası. Keçiboynuzu (harnup) alıp ısıra ısıra yiyin, aman çekirdeğine dikkat edin.

- Restoranların olduğu alanın arka tarafına doğru yürürseniz Saklıcennet'e ulaşırsınız. Yine suyun üzerine kurulu sofralarda keyif yapmak, hamakta sallanıp mis gibi gözlemelerin tadına bakmak iyi bir fikir olacaktır.

- Karaçay ile Eşen Çayı’nın buluşma noktasında Çamur banyosu yaparak gezinizi daha eğlenceli ve sağlıklı hale getirebilirsiniz. Son yıllarda turistlerin popüler aktivitelerinden biri haline gelen “Çamur Banyosu” yapılabileceklerden.

- Saklıkent’e yakın konumda bulunan Gizlikent Şelalesi’ne de uğrayabilirsiniz.

- Konaklama yapmak için ağaç evler mevcut. Farklı bir atmosfer yaşamak için ağaç evlerde kalabilirsiniz.

- Yakapark ise bölgeye yakın konumda bulunan restoranların olduğu yer. Burada geçireceğiniz birkaç saat sıcağı hafifletip yorgunluğunuzu giderecektir. Buz gibi suyu ve doğası ile Yakapark görülebilecek yerler arasında yerini alabilir.

- Yakapark’a gelirseniz de bir adım ötedeki Tlos Antik Kenti’ne uğramamak olmaz.

UNESCO Dünya Geçici Miras Listemizde bulunan Tlos kenti, Likya uygarlığının derin izlerini taşıyan, uçan at Pegasus ve Bellerephontes efsanelerine kucak açan yerleşimdir. Tiyatrosu, agorası, stadyumu, akropolisi ve dikkat çeken Likya kaya mezarları ile Tlos enfes bir tarihi rota olacaktır.

Son olarak şunu belirtmek lazım ki Fethiye civarında gezilecek yerler listesi bir hayli kabarık. Vaktiniz doğrultusunda gezilecek ve görülecek onlarca tarihi ve doğal güzellikteki yeri listenize ekleyebilirsiniz.

Saklıkent Konaklama | Saklıkent Kanyonu'nda Nerede Kalınır

Saklıkent yakınlarında kalacak bir yer arıyorsanız, otel bulma sitelerini kullanabilirsiniz. Tüm otelleri, yaz evlerini, villaları, bungalovları, pansiyonları, tekneleri ve hatta ağaç evleri bir araya getirip seçiminizi kolaylaştırıyor. Böylece gideceğiniz rotaya göre kolayca kalacak bir yer bulabilirsiniz.

İyi geziler...

Seyahatleriniz RehberName Tadından Olsun...

Instagram hesabımızı takip ederek son paylaşımlarımızdan haberdar olabilirsiniz.

SÖZLEŞME

Bu internet sitesine girilmesi veya mobil uygulamanın kullanılması sitenin ya da sitedeki bilgilerin ve diğer verilerin programların vs. kullanılması sebebiyle, sözleşmenin ihlali, haksız fiil, ya da başkaca sebeplere binaen, doğabilecek doğrudan ya da dolaylı hiçbir zararlardan REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını, tarafımdan internet sitesinde E-Bültene üye olmak için veya başkaca bir sebeple verdiğim kişisel verileri, özellikle de isim, adres, telefon numarası, e-posta adresi, banka bilgisi, yaş ve cinsiyetle ilgili benzeri bilgileri kendi rızam ile paylaştığımı, REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun nin bu bilgileri kullanmasına muvafakat ettiğimi, bu bilgilerin 3.gerçek ve/veya tüzel kişilerin eline geçmesi ve bu şekilde olumsuz yönde kullanılması halinde ve/veya bu bilgilerin başkaca kişiler ile paylaşılması halinde REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını gayri kabili rücu, kabul, beyan ve taahhüt ederim.