Nisan ayı demek festivallerin en popüler olanına rotanızı çevirmek demekse, mis gibi Ege havası ve Ege otlarıyla Alaçatı Ot Festivali bizleri bekler.
Korkmayın kalabalığından, çekinmeyin çok insan gelir mi diye. Festival bu olacak elbet, hele ki Türkiye'nin en popüler festivaline gidiyorsak.
İzmir'in güzel ve turistik ilçesi Çeşme'ye bağlı bir belde Alaçatı. Otantik taş evleri ile görselliğine ihtişam katarken, yaz-kış rüzgarlı oluşuyla da sıcaktan kaçanlara nefes aldıran bir sığınak olmuştur adeta.
Tepede değirmenlerin olduğu noktada rüzgarı yüzünüzde usulcacık hissedersiniz, sizi Ege havasının yumuşaklığı sarar sarmalar. Aşağı doğru gözünüzü çevirdiğinizde ise Rumlar'dan kalan taş evlerin güzelliği. Şimdilerin en popüler turizm merkezlerinden biri oldu Alaçatı. Yaz dönemi yüzlerce turist ağırlayan belde Ot Festivali ile de gündemden hiç düşmeyenlerden.
Alaçatı Ot Festivali ilk olarak 2010 yılında ve bir gün olarak gerçekleşmiştir. İlerleyen yıllarda ise festivale ilgi arttıkça süre dört güne çıkmıştır. 2010 senesinden bu yana bölgenin turizmine büyük katkı sağlayan ot festivali Ege Bölgesi’nin vazgeçilmez otlarını sizlerle buluşturuyor.
Ege deyince insanın aklına taptaze ve envai çeşit otları geliyor elbet. Ege insanı sofrasından eksik etmez bu otları, o yüzdendir zaten Ege insanın genç ve sağlıklı kalışı. Festival boyunca da Ege mutfağını süsleyen onlarca çeşit ot stantlarda yerini alıyor. Her derde deva bu otları satın alırken satıcıdan bilgi de edinebilirsiniz, soru sorun size tüm samimiyetiyle anlatacaktır birer birer faydalarını.
Yerel üreticinin yüzünü güldüren festivale ilgi çok büyük. Festival günleri boyunca hergün mutlaka bir çok etkinlik gerçekleşiyor. Festivalin açılış günü kısmen daha sakin geçiyor, son iki gün ise yüzlerce insan Alaçatı'ya akın ediyor adeta. Kalabalık da olsa yaşamak gerekiyor bu atmosferi.
Arnavut kaldırımlı Alaçatı sokaklarında kurulan onlarca stantta çeşit çeşit Ege otları, taze sebzeler, dalından koparılmış limonlar, kurutulmuş dağ kekikleri, bitki çayları...
Hanımların el emeği otlu börekleri, otlu yemekleri, sağlık kokan tarifleri. Burada tercih sizin damak tadınıza kalıyor elbet. Ama otlu böreği denemeden sakın geçmeyin derim. Her bir satıcının stantına göz atın, es geçmeyin otantik lezzetleri.
Festivalde her sene mutlaka bir tema belirleniyor. Bu tema bir bitki ya da bir ot olunca; sarmaşık gibi, enginar gibi ya da pazı gibi; Alaçatı sokaklarında temaya uygun hazırlanmış yemekleri de çabucak buluyorsunuz. Yemek atölyelerinde ise seçilen tema neyse ona uygun yemekler pişiriliyor.
Bölgeye has bitkilerin tanıtımının yapılması, neredeyse unutulmaya yüz tutmuş yemeklerin yeniden sofralara kazandırılması festivalin temel amaçlarından.
Bölgenin sahip olduğu ot ve bitki çeşitliliğinin de tanıtılması ve bunun gelecek kuşaklara aktarılması ise Alaçatı Ot Festivali'ni daha da anlamlı hale getiriyor diyebiliriz.
Festival günleri boyunca her gün mutlaka etkinlik var; bitkiler üzerine düzenlenen seminerler, otları tanımak adına yapılan yürüyüşler, uygulama bahçeleri ziyaretleri, ünlü şefler tarafından düzenlenen yemek atölyeleri ve biyoçeşitlilik üzerine söyleşiler.
Kortej geçişi ise en renkli anlardan biri. Renkli kostümler, ilginç aksesuarlar, herkesin merakını üzerine çeken kalabalık. Sizlerin de yüzünü gülümseten ot temalı korteje denk gelirseniz çok eğleneceksiniz.
Dahası var; en güzel otlu yemeği pişiren ya da en fazla ot çeşidini toplayan da festivalin son gününde ödülünü alıyor. Alaçatı amfitiyatroda gerçekleşen ot yemeği yapma yarışması ayrı bir renk ve eğlence katıyor festivale.
Açık hava konserleri de bambaşka bir tat katıyor bu lezzetli festivale. Zaten gün boyunca Alaçatı sokakları hareketli, müzik ve eğlence dolu. Her an konser veren bir grupla ya da solistle karşılaşabiliyorsunuz. Kendinizi müziğin ritmine, Ege'nin ise mis gibi otlarının tazeliğine bırakma zamanı şimdi. Ve aslında stres atmak değil mi hepimiz için?
Sadece otlar değil sizi cezbeden, otantik takılar, ilginç aksesuarlar, kıyafetler, bölgenin kültüründen kopmuş izler. Satın alabileceğiniz çok şey var burada. Az önce stres atmak derken bunu da kastetmiştim aslında, para harcamak en güzel stres atma yöntemi değil midir hele ki biz hanımlar için.
Dilerseniz Alaçatı'da konaklama imkanınız da var. Taş butik oteller bölgenin turizminde önemli bir yere sahip. Farklı bir deneyim isteyenler için taş butik oteller tercih konusu olabilir. Fakat hatırlatmakta fayda var, malum festival zamanı kalabalık olacağından rezervasyonunuzu çok önceden yaptırın derim.
2016 yılında Shining Star Awards ödüllerinde 'En Başarılı Festival' ödülünü alan Alaçatı Ot Festivali, ülkemizin gelenek ve göreneklerini gelecek nesillere aktarması açısından büyük bir misyon yüklenmiş ve hakikaten başarıya ulaşmıştır. Her geçen sene artarak büyüyen ilgi bu festivali özel kılıyor şüphesiz.
Mimozaların süslediği, papatyaların taçlandırdığı, enginarların renk kattığı, otların dile geldiği bu festivalde sizde kendinizden çok şey bulacaksınız. Festival deyip geçmeyin, Alaçatı tüm cömertliği ve samimiyetiyle sizi bekliyor olacak.
Sağlık ve keyif dolu festivaller dileğiyle…
Seyahatleriniz RehberName Tadında Olsun...