Pamukkale Travertenleri | Travertenlerin Oluşumu | Karahayıt

Pamukkale Travertenleri

Pamukkale Travertenleri nasıl oluşmuştur? Pamukkale Travertenlerinin özellikleri nelerdir? Pamukkale ve Karahayıt Nerede? Pamukkale Gezilecek Yerler ve Antik Havuz...

Kaplıcalar sağlık açısından insan bedenine sağladığı yararların yanı sıra insan ruhunu rahatlatmak gibi yararları olan alternatif tıp biçimidir. Bergamalı ünlü hekim Galen’in sınıflandırmasına göre insan beden (Gr. Soma) ve ruhtan (Gr. Pshyche) meydana gelen bir varlıktır. Hastalıklarda bunun doğal sonucu olarak somatik (bedensel) ve psikotik (ruhsal) hastalıklar olmak üzere iki gruba ayrılırlar. Bu açıdan kaplıca terapileri antik çağlardan günümüze kadar somatik ve psikotik hastalıkların her ikisinin de tedavisinde uygulanan sağaltım yöntemleri olmuşlardır.

Türkçede “kaplıcalar” olarak ifade edilen ılık ve sıcak sular, kaynağındaki sıcaklık değeri +20 C⁰’nin üzerinde olan yerlerdir. Genel anlamda termal sular, volkanik hareketlenmelerin yeryüzüne yakın olduğu, fay kırıklarının bulunduğu noktalarda yeraltı kaynak sularının ısınması sonucu oluşurlar. Bu kriterler çerçevesinde Türkiye’de sıcaklığı 20 C⁰’nin üzerinde termal kaynak sayısının 600’ün üzerinde ve tüm termal suların 1300’ün üzerinde olduğu tahmin edilmektedir. Türkiye termal su zengini bir ülke olarak Avrupa sıralamasında birinci, dünya sıralamasında 5. sırada gelmektedir.

 Tablo 1. Türkiye Termal Kaynaklarının Bölgelere Göre Dağılışı

Bölge Adı Kaynak Sayısı
Ege 123
Doğu Anadolu 64
İç Anadolu 91
Marmara 53
Karadeniz 45
Akdeniz 24
Güneydoğu Anadolu 10
Toplam 410

Kaynak: Özşahin, E., Kaymaz Ç. K. (2013) “Türkiye’nin Termal Su Kaynaklarının Coğrafi Açıdan Değerlendirilmesi” Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı 50, Haziran, 25‐38.

Ülkemizde sıcak su kaynakları enerji üretimi, sera ve konut ısıtması, sağlık ve turizm amaçları ile kullanılmaktadır. Termal kaynaklar bakımından en zengin bölgemiz Ege, ilimiz ise İzmir’dir. Buna karşılık termal kaynaklar bakımından en fakir bölgemiz ise Güneydoğu Anadolu Bölgesi’dir.

Ülkemizde su sıcaklığı 70 ⁰C üzerinde olan termal kaynaklarımız 38 adettir. Bu sıcak sular buhar oluşturma potansiyeli taşıdığı için elektrik enerjisi üretiminde kullanılmaktadır. Türkiye’nin en sıcak termal kaynağı ise 200‐242 ⁰C ile Denizli – Aydın il sınırında Buharkent ilçesinde bulunan Kızıldere’dir. Kızıldere’de Zorlu Holding’in işletmeciliğini üstlendiği bir jeotermal enerji üretim tesisi bulunmaktadır.

Turistik anlamda kullanılan termal kaynaklarımız çeşitli kalite ve standardizasyon sorunları nedeniyle istenilen düzeyde yararlanılamamaktadır. Türkiye’de termal kaynakların turizm potansiyelinden yeterince yararlanamaması önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Bugün 2634/4957 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu uyarınca ilan edilmiş ve halen yürürlükte bulunan 65 adet Turizm Merkezi ve 200 civarında kaplıca tesisi bulunmaktadır.

Çoğunluğu Ege Bölgesinde bulunan Afyon, Balıkesir, Bolu, Bursa, Yalova, İzmir ve Kütahya gibi illerde modern termal tesisler yer alsa da diğer kaplıcalar büyük ölçüde istenilen düzeyde değildir. Bu kalite sorununun temelinde birçok termal kaynağın belediye ve il özel idaresi inisiyatifinde işletiliyor olmasıdır. Özellikle belediyelerce işletilen termal tesislerde turizmin geliştirilmesine yönelik bir yaklaşım söz konusu olmaması ve uzman olmayan çok sayıda istihdam ile personel çalıştırılması kaplıcaların kalitesinin düşmesine sebep olmaktadır.

Türkiye’de kaplıcaların yaklaşık %25’inde özel mülkiyet söz konusudur. Yerel idarelerin deneyim, bütçe, mevzuat darboğazları nedeniyle %90’dan fazlası standartların altında olan termal tesislerin, bu sorunlar çözümlenmeden geliştirilmesi zordur.

Ülkemizde yabancı turist destinasyonu olarak en önemli termal su kaynaklarımız Denizli’nin Pamukkale ve Karahayıt beldelerinde bulunmaktadır. Pamukkale travertenlerinin beyaz ve narin görünümü, Hierapolis gibi önemli bir antik kentin burada bulunması ve yıl boyunca su sıcaklığının ortalama 35 ⁰C civarında olması yabancı turistlerin oldukça ilgisini çekmekte, gerek günübirlik gerekse konaklamalı turlar vasıtası ile oldukça büyük bir turistik sirkülasyon yaratmaktadır.

Pamukkale ve Karahayıt Travertenleri Nasıl Oluşmuştur?

Traverten, sıcak su kaynaklarının bulunduğu noktalarda sıcak su içerisinde erimiş vaziyette bulunan kalsiyum elementinin kireç taşı olarak çökelmesi sonucu oluşan sediment (tortul) kayaçlardır. Sıcak su kaynaklarında yer alan karbondioksit gazı yeryüzüne çıkarken temas ettiği kireç taşlarındaki kalsiyumu eriterek suyun kireçli hale gelmesine sebep olur. Yeryüzüne çıktıktan sonra hava ile temas eden sıcak su hızlı bir biçimde soğumaya başlar ve bunun sonucunda sudaki eriyik kalsiyum çökelerek kireç taşlarını oluşturur. Travertenler tortul kayaçlar oluğundan oldukça narin ve kırılgan bir yapıya sahiptirler.

Karahayıt termal suları, Pamukkale’nin aksine beyaz renkli değil kırmızı sulardır. Pamukkale’ye 7 km. uzaklıkta bulunan Karahayıt termal kaynakları kalsiyumdan daha çok madeni oksitlenmeler (demir, magnezyum… gibi.) sonucunda kırmızı renkte travertenler meydana getirirler. Bu kırmızı renkli su ve kayaçlar sebebiyle buraya halk arasında “Kırmızı Su” denilmektedir. Kırmızı suyun kaynağındaki sıcaklı ortalama 60 ⁰C’dir.

Her iki sıcak su kaynağı da (Pamukkale ve Karahayıt) zengin mineral içeriği ve radyoaktivitesi ile çeşitli sağlık sorunlarının destek tedavisi için yüzyıllarca kullanılagelmiştir. Geçmişten günümüze banyo uygulamaları ile ortopedik (iskelet sistemi) ve nörolojik (sinir sistemi) rahatsızlıklarının tamamlayıcı tedavilerinde başarı elde edilmiştir.

Romatizmalı hastalıklar, siyatik, bel‐boyun fıtığı, kireçlenme, alçı sonrası destek tedavisi, deri hastalıkları, jinekolojik rahatsızlıklar ve strese bağlı tüm hastalıkların rehabilitasyonunda orta vadeli rahatlama ve iyileşmeler sağladığı gösterilmiştir. İçme suyu ile destek tedavisi edilebilecek hatalıklar arasında mide ve yemek borusu rahatsızlıkları, kemik erimesi ve kalsiyum eksikliğinin tedavisi söylenebilir.

Pamukkale: UNESCO Dünya Doğal ve Kültürel Mirası

UNESCO, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün İngilizce kısaltmasıdır. (İng. United Nations Educational, Scientific and Cultural Organization). Birleşmiş Milletlerin özel bir kurumu olarak 1946 yılında kurulan örgütün merkezi Paris’tedir.

Örgütün misyonu, insanlığın zihninde barışı; eğitim, doğa bilimleri, sosyal ve beşeri bilimler, kültür ve bilgi ve iletişim aracılığıyla inşa etmektir. Bu misyon doğrultusunda dünya üzerinde doğanın ve insanlığın bırakmış olduğu tabiat ve kültür varlıklarını çeşitli standartlar getirmek suretiyle koruma altına almaya çalışmaktadır. UNESCO’nun tescillemiş olduğu kültürel ve doğal miras alanları uluslararası farkındalık yaratarak turistler için en birincil ziyaret yerleri haline gelmektedirler.

Türkiye, UNESCO’ya 1983 yılında resmen taraf olmuştur. UNESCO Dünya Mirası komitesince Türkiye’de koruma altına alınması gereken 869’u kültürel, 213’ü doğal ve 39’u karma (doğal ve kültürel) olmak üzere toplam 1121 miras alanı yer almaktadır.

1983 yılından bugüne kadar bu listeden koruma ve sürdürülebilirlik şartlarını sağlayabildiği tescillenmiş 16’sı kültürel, 2’si karma olmak üzere 18 miras alanı bulunmaktadır. Karma miras alanlarımızdan birincisi 1985 yılında tescillenerek koruma altına alınan Göreme Millî Parkı ve Kapadokya, ikincisi ise 1988 yılında tescillenen Hierapolis‐Pamukkale’dir.

Pamukkale traverten göletleri ve kaplıcaları Dünya Kültür Mirası olarak uzunca bir dönemden beri koruma altında tutulmaktadır. Bu bağlamda travertenlerin beyaz ve narin yapısının muhafaza edilebilmesi için öncelikle traverten bölgesinde yer alan resmi ve sivil işletme ve tesislerin yıkılması sağlanmış, ayakkabısız ve terliksiz bir şekilde üzerinde yürünmesi, sulama alanlarının gün içerisinde yönlendirilmesi gibi kriterler konulmuştur.

Pamukkale ve Karahayıt Ziyareti İçin Tavsiyeler

Gerek günübirlik gerekse konaklamalı turlar ile Pamukkale travertenleri ve Karahayıt kırmızı su ziyaretinde bulunacak gezginler için sunacağımız şu küçük püf noktaları gezilerin daha rahat geçmesine sebep olacaktır.

  • Pamukkale’ye ulaşım oldukça kolaydır. Denizli şehir merkezinden Laodikya/Pamukkale tabelalarını izleyerek yapacağınız 20 dakikalık bir yolculuk ile Pamukkale’ye ulaşabilirsiniz. Toplu taşıma kullanmak durumunda olan kimseler ise Denizli otogarından her 20 dakikada bir hareket eden Pamukkale/Karahayıt dolmuşları ile her iki çekim yerine ulaşmak mümkündür.
  • Karahayıt bölgesinde yer alan kırmızı travertenler köyün kuzey çıkışına doğru alanda yer aldığından otopark problemi yoktur. Aracınızı kırmızı su’nun yakınındaki otoparka park ederek kırmızı travertenleri görebilirsiniz. Toplu taşıma ile Karahayıt merkeze ulaşan kimseler ise Karahayıt içerisinde yapacakları 10 dakikalık güzel bir yürüyüşle kırmızı travertenlere ulaşabilirler.
  • Pamukkale’yi ziyaret edecek kimseler için ise travertenler bölgesi ve Hierapolis harabelerine giriş yapabilecekleri üç farklı giriş çıkış kapısı bulunmaktadır. Bunlar; Güney Kapı, Batı Kapı ve Kuzey Kapılarıdır. Pamukkale’yi en rahat ve kapsamlı bir şekilde gezebilmek adına şu gezi rotalarını takip etmek faydalı olur.

Pamukkale - Hierapolis Antik Kenti Gezi Rotaları

Güney Kapı

Güney kapı, Hierapolis antik harabelerinin güney kısmında yer alan giriş kapısıdır. Pamukkale travertenlerinin sırtını Çökelez Dağına yasladığı kısımda bulunan bu kapı şahsi aracı ile gelen yolcular veya tur otobüsleri ile gelen turistler tarafından kullanılır. Aracı olmayan münferit gezginlerin toplu taşıma araçlarının buraya uğramamasından dolayı mağduriyet yaşamamaları açısından bu kapıyı kullanmamaları gerekir. Aracı olan kimseler güney kapıda yer alan otoparka, ücreti mukabilinde, araçlarını bırakarak bilet gişesine yönelebilirler. Güney Kapı, travertenler bölgesi ve Hierapolis harabelerine kolayca ulaşabileceğimiz giriş‐çıkış kapısıdır. Antik kente gelmeden önce termal sularda vakit geçirmek için gerekli olabilecek mayo, havlu, yedek kıyafet ve uygun ayakkabı, terlik gibi eşyalarımızın içinde olan sırt çantası hazırlamakta yarar vardır.

Batı Kapısı (Yaya Giriş Kapısı)

Batı Kapısı, Pamukkale travertenlerinin Pamukkale kasabasına bağlandığı rampa üzerinde bulunmaktadır. Bu kapı daha çok Pamukkale’ye toplu taşıma araçları ile ulaşan münferit gezginlerin giriş yaptıkları kapıdır. Aracı olan gezginler de bu kapıyı elbette tercih edebilirler. Pamukkale kasabası içerisinde uygun görülen bir noktaya araç park edilerek yaya vaziyette bu kapıda yer alan bilet gişelerinden geçiş yapılabilir.

Batı kapıdan geçecek olan misafirlerin gelmeden önce dikkat etmeleri gereken en önemli husus bu kapıdan sonra doğrudan travertenlere giriş yapılacağından ayakkabıların ve çorapların çıkartılması gerektiğidir. Koruma tedbirleri sebebiyle travertenlere ayakkabı ile basmak yasak olduğu için gelen misafirler ayakkabı ve çoraplarını çıkarmak durumundadırlar. Bunun için batı kapıyı kullanan misafirlerin bu duruma uygun türde ayakkabı ve çorap giymeleri ve bunları taşıyabilecekleri sırt çantası yanlarında getirmeleri önerilir. Yine termal sular ve antik havuza girmeyi planlayan misafirlerin mayo, havlu gibi yüzme kıyafetlerini yanlarına almalarında fayda vardır.

Kuzey Kapı

Kuzey kapı, Hierapolis Antik Kentinin kuzey giriş çıkış kapısıdır. Kuzey kapı, traverten bölgesi ve Hierapolis’in önemli yapılarına olan uzaklığı sebebiyle ziyaretçi trafiği en az olan giriş çıkış kapısıdır. Kuzey kapı ile travertenler bölgesi arasındaki mesafe yaklaşık 2 km’lik yürüyüşü gerektirmektedir. Bu yürüyüş ile Hierapolis Antik Kentinin mezarlık kalıntıları, İmparator Domitianus Kapısı, Latrina ve Triton çeşmesi gibi antik harabeler görülebilir.

Toplu taşıma imkanları ile yaya vaziyette gelen gezginler için Pamukkale‐Karahayıt dolmuşlarından Kuzey Kapıda inerek antik kente giriş yapmak, Hierapolis harabelerini yaya olarak keşfettikten sonra travertenler arasında yürüyüş yaparak Batı Kapısından çıkış yapmak iyi bir gezi rotası alternatifi sunmaktadır. Şahsi aracıyla gelen misafirler için Kuzey kapı ulaşım zorluklarından dolayı iyi bir seçenek olarak düşünülemez.

 

Bütün bu giriş‐çıkış seçeneklerinin yanı sıra geniş bir alanı kapsayan Pamukkale‐ Hierapolis alanında belirli zaman aralıkları içinde yolcu taşıyan servis araçları (shuttle) bulunmaktadır. Her yıl değişen ücret tarifesi ile hizmet veren bu servislerin Güney Kapı, Antik Havuz ve Kuzey Kapı olmak üzere üç farklı duran noktası bulunmaktadır.

Pamukkale Ören Yeri Açılış ve Kapanış Saatleri için aşağıdaki tabloyu inceleyiniz;

 

1 Mart – 31

Mayıs

1 Haziran – 30

Eylül

1 Ekim – 31

Ekim

1 Kasım ‐ 29

Şubat

Güney Kapı

06:30‐20:00

06:30‐21:00

06:30‐20:00

06:30‐18:00

Kuzey Kapı

08:20‐20:00

08:00‐21:00

08:00‐20:00

08:00‐18:00

Yaya Kapı

08:20‐20:00

08:00‐21:00

08:00‐20:00

08:00‐18:00

Antik Havuz

08:20‐20:00

08:00‐21:00

08:00‐20:00

08:00‐18:00

Pamukkale Giriş Ücreti

Pamukkale için tek kullanımlık giriş ücret tarifesi 2021 yılı itibariyle 80 TL’dir. Bunun dışında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yönergesine göre ücretsiz ziyaret hakkına sahip olan kimseler belgelerini ibraz etmek şartıyla şöyledir;

* 18 yaş ve altındaki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları,

* Öğrenci gruplarına refakat eden görevli öğretmenler,

* 65 yaş ve üstü Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları,

* Gaziler ve refakatindeki anne, baba, eş ve çocukları ile şehit yakını kimlik kartı sahipleri,

* Engelli kartı hamilleri (TC vatandaşı ve yabancı) ve bir refakatçisi,

* Zorunlu hizmete tabii er ve erbaşlar,

* ICOM ve ICOMOS ile UNESCO kartı sahipleri,

* Yerli ve yabancı basın kimlik kartı sahipleri,

* Seyahat acentesi sahip veya sorumlu müdürleri,

* 8 yaş ve altındaki yabancı uyruklu çocuklar,

* Yerli ve yabancı basın kimlik kartı sahipleri,

* Seyahat acentesi sahip veya sorumlu müdürleri,

* Kültür ve Turizm Bakanlığı personeli ve emeklileri ile refakatindeki anne, baba, eş ve çocukları,

* 8 yaş ve altındaki yabancı uyruklu çocuklar,

* Hayat boyu Öğrenme Programı çerçevesinde Comenius Okul Ortaklıkları ile Erasmus Öğrenci Değişim Programı kapsamındaki gruplar ile bu gruplara refakat eden öğretmenler (ülkemizdeki muhatapları ile yapılan sözleşmelerini ibraz etmeleri kaydıyla kimlik ibrazı aranmaksızın ücretsiz giriş olanağı sağlanacaktır).

* Müze ve örenyerinin bağlı bulunduğu İl ve İlçenin;

* Mülki İdare Amirleri (İllerde Vali, Kültür ve Turizmden sorumlu Vali Yardımcısı, ilçelerde Kaymakam),

* Büyükşehir, İl, İlçe ve Beldenin Belediye Başkanı ve en fazla 10 kişi olmak üzere refakatindekiler.

* Resmi görev kapsamında müze veya ören yerine giriş zorunluluğu bulunan Jandarma Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğüne bağlı kolluk kuvvetleri personeli,

* Ticaret Bakanlığı Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü personeli olup, kurum kimliğinin arka kısmında 640 Sayılı KHK'nın 39. maddesi uyarınca "Silah Taşımaya Yetkilidir" ibaresi yer alan Gümrük Muhafaza Personeli;

* Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi ve özel ilk ve orta öğretim kurumlarında görev yapmakta olan öğretmenler geçerli kimlik kartlarını ibraz etmeleri kaydıyla;

* Ülkemizde görev yapan Büyükelçi, Başkonsolos ile refakatindeki eş ve çocukları,

* Üniversitelerin sanat tarihi, arkeoloji ve müzecilik bölümlerinde öğrenim gören öğrenciler geçerli bir öğrenci kimlik kartı ibraz etmeleri kaydıyla,

* Yüksek Yargı Organlarının Başkanları ve Başsavcıları ile beraberindeki heyetler…

Burada belirtilen ücretsiz geçiş hakları, ülkemizde Efes Ören Yeri Yamaç Evler ve Göreme Açıkhava Müzesi Karanlık Kilise bölümlerine yapılacak ziyaretler hariç olmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı tüm müze ve ören yerleri için gereklidir.

Müze Kart; turistlerin spesifik zaman dilimi içerisinde müze ve ören yerlerine ücretsiz giriş yapmalarını sağlayan hizmet türüdür. “MüzeKart+” ve “MuseumPass Turkey” olarak iki gruba ayrılan müze kartların arasındaki fark birinin TC. vatandaşlarının, diğerinin ise kısa süreli yabancı turistlerin gezilerinde kullanabilmeleridir. MüzeKart+ yerli turistler tarafından tercih edilen giriş kartıdır. Bu kart müze ve ören yeri gişelerinden kimlik kartı ile 2021 yılı için 60 TL karşılığında temin edilebilir. Bu kartın hamilleri, 1 yıl süreyle Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı tüm müze ve ören yerlerine ücretsiz giriş yapabilmektedirler. MüzeKart, Topkapı Sarayı içerisinde bulunan Harem Dairesi, Aya İrini Anıtı, Efes Örenyeri içerisinde bulunan Yamaçevler ve Göreme Açıkhava Müzesi içerisinde bulunan Karanlık Kilise’de geçerli değildir. Buralar için ayrıca bilet almak gerekir. Müze ve ören yerlerine girişlerde uygulanacak indirim tarifeleri ve ücretsiz geçişlere dair usul ve esaslar hakkındaki bakanlık yönergesi için şu linki inceleyiniz: https://muze.gov.tr/document/bakanlik_yonergesi_tr.pdf

Pamukkale ve Karahayıt Konaklama

Konaklama alternatifleri için şunu belirtmek gerekir ki Pamukkale ilçesinde de Karahayıt Köyünde de konaklama imkanları mevcuttur. Fakat bu ikisi arasında önemli bir fark vardır. Pamukkale’de konaklama imkanları içerisinde termal nitelikte ve konfor düzeyi yüksek konaklama tesisi bulmak çok zordur. Burada daha çok yıldız düzeyi düşük pansiyon niteliğinde konaklama tesisleri mevcuttur ki daha çok sırt çantası ile gezen günübirlik konaklama durumu olan turist grubunun tercih edeceği türden otellerdir. Buna karşılık Karahayıt bölgesinde yer alan oteller, buradaki termal suların çıkış noktalarının çeşitliliğinden dolayı hem oldukça çok sayıda hem de termal imkânların kalitesi bakımından daha tercih edilebilir vaziyettedir. Bu yüzden Karahayıt, kaplıca turizmi açısından oteller bölgesi olarak düşünülebilir. Karahayıt, yıldız ve hizmet kalitesi bakımından daha fazla alternatif sunmaktadır.

Yararlanılan Kaynaklar

  • AKBULUT, G. (2010). “Türkiye’de Kaplıca Turizmi ve Sorunları”. Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 9 (1), 35‐54.
  • TOROĞLU, E., CEYLAN, S. (2013). “Niğde Yöresi Kaplıca, İçmece ve Doğal Mineralli Suları, Sorunlar ve Öneriler”. Doğu Coğrafya Dergisi, 30, 47‐69.
  • DOĞANAY, H., Soylu, H. (1999). “Deliçermik Kaplıcası’nın Turizm Açısından Önemi”. Türk Coğrafya Dergisi, 34, 1‐18.
  • DOĞANER, S. (2001). “Türkiye Turizm Coğrafyası”. İstanbul: Çantay Kitabevi.
  • LUND, W. J., FREESTONE, H. D. (2001). World‐Wide Direct Uses of Geothermal Energy 2000. Geothermics, 30, 29‐68.
  • ÖZŞAHİN, E., KAYMAZ, Ç. K. (2013) “Türkiye’nin Termal Su Kaynaklarının Coğrafi Açıdan Değerlendirilmesi” Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı 50, Haziran, 25‐38.
  • UNESCO WEB SITE: https://www.unesco.org.tr/Pages/125/122/UNESCO‐ D%C3%BCnya‐Miras%C4%B1‐Listesi

Popüler Yazılar

SÖZLEŞME

Bu internet sitesine girilmesi veya mobil uygulamanın kullanılması sitenin ya da sitedeki bilgilerin ve diğer verilerin programların vs. kullanılması sebebiyle, sözleşmenin ihlali, haksız fiil, ya da başkaca sebeplere binaen, doğabilecek doğrudan ya da dolaylı hiçbir zararlardan REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını, tarafımdan internet sitesinde E-Bültene üye olmak için veya başkaca bir sebeple verdiğim kişisel verileri, özellikle de isim, adres, telefon numarası, e-posta adresi, banka bilgisi, yaş ve cinsiyetle ilgili benzeri bilgileri kendi rızam ile paylaştığımı, REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun nin bu bilgileri kullanmasına muvafakat ettiğimi, bu bilgilerin 3.gerçek ve/veya tüzel kişilerin eline geçmesi ve bu şekilde olumsuz yönde kullanılması halinde ve/veya bu bilgilerin başkaca kişiler ile paylaşılması halinde REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını gayri kabili rücu, kabul, beyan ve taahhüt ederim.