Sapadere Kanyonu ve Cüceler Mağarası

Sapadere Kanyonu ve Cüceler Mağarası

Alanya gezinize renk katacak birbirine çok yakın iki farklı rota; Sapadere Kanyonu ve Cüceler Mağarası... Sapadere Kanyonu ve Cüceler Mağarası hakkında bilmedikleriniz?

Alanya‘ya yaklaşık 1 saat mesafede yer alan Sapadere Kanyonu doğal güzelliği ve billur suyu ile, Cüceler Mağarası ise ilginç oluşumlarıyla ziyaretçileri mest ediyor.

Deniz kum güneş üçlüsünden sıkılıp doğayla baş başa kalmak isteyenlere alternatif iki rota; Sapadere Kanyonu ve Cüceler Mağarası. Üstelik yaz döneminde şehrin neminden ve sıcağından bunalanlar için de serin bir kaçamak imkanı. Şimdi birlikte bu doğal güzellikleri tanıyalım...

Sapadere Kanyonu

Alanya’dan, Sapadere Köyü’nde bulunan Sapadere Kanyonu’na ulaşım toplamda bir saat sürüyor. Gazipaşa istikametine gider gibi kıyı boyunca ilerliyor, Demirtaş yönüne dönüp buradan da yaklaşık yarım saat yol alıyorsunuz.

Dilerseniz önce Cüceler Mağarası’na uğrayın. Çünkü Cüceler Mağarası kanyona varmadan az önce soldan sapılarak gidiliyor. Dönüşte ya da gidişte tercih sizin.

Toros Dağları’nın içerisinde kendinizi bulacağınız bu keşifte hem kanyonun güzelliği hem de bölgenin coğrafyası size farklı bir atmosfer yaşatacak.

Buraya ulaşım sağlayan minibüs yada dolmuş yok, kendi şahsi aracınız ya da taksi ile ulaşmanız mümkün. Aracınızla giderseniz de yolların sıkıntısız ve gidilebilecek rahatlıkta olduğunu söyleyelim. Biraz kıvrımlı ama asfalt köy yolları hızınızı kesebilir ama gittiğinize değecek güzellikte kanyon.

Kanyona varınca aracınızı park alanına bırakıp gişeye yönelin. Daha gişeye gelmeden sol taraftaki küçük göletlerin görüntüsü bile hayranlık uyandırıcı. Suyu çok soğuk ama yüzenler bir hayli fazla. Dilerseniz bu kısımda oturup bir şeyler içebileceğiniz kafeterya tarzında bir işletme mevcut.

Sapadere Kanyonu giriş ücreti 2020 yılı itibariyle yetişkin 10 tl, öğrenci ise 5 tl. Hem Sapadere’de hem de Cüceler Mağarası’nda müzekart geçmiyor.

Biletlerinizi alıp kanyonun içerisine doğru yürümeye başlayın. Şunu hemen belirtelim yürüyüşe başlamadan önce şayet yüzmeyi düşünüyorsanız yanınıza mutlaka yüzme kıyafetlerinizi alın. Çünkü kanyonun içerisinde yüzülecek özel havuzlar var ve yüzen bir çok insan göreceksiniz.

Kanyonda toplam yürüyüş (git-gel) yaklaşık bir saat sürüyor. Ama tabi zaman size bağlı. Yüzmek isterseniz bu süre uzayabilir.

Kanyonun içerisinde kurulan yürüyüş iskelesi sayesinde zorlanmadan yürüyebiliyorsunuz. 2008 senesinde Alanya Kaymakamlığı’nca yapılan bu ve bunun gibi düzenlemelerle Sapadere Kanyonu turizme kazandırılmıştır. Yapılan yenilemelerle bölge halkına istihdam sağlayan kanyon ve mağara her yıl artan ziyaretçi sayısı ile bölgenin kıymetlilerinden olmayı başarmaktadır.

Kanyonun toplam uzunluğu 750 metre. En son varacağınız noktada göreceğiniz şelale kanyonun en özel noktası diyebiliriz, buraya kadar mutlaka yürüyün derim.

Yürüyüş boyunca ara ara akan şelaleler görüyorsunuz. Fotoğraf çekme çabasında bir çok ziyaretçi ise suyun gürültüsünden ve güzelliğinden olsa gerek anı yakalama telaşına düşmüş sanki.

Bir de ara ara oluşmuş doğal havuzlar ve içerisinde yüzen insanlar görüyorsunuz. Tabelalarda uyarılar asılı, nerede yüzebileceğiniz konusunda ve havuzların derinliği hakkında bilgilendirmelerin olması çok iyi düşünülmüş. Burada tercih size kalıyor; Buz gibi suyun içerisinde yüzmek mi yoksa uzaktan yüzenleri izleyip gülümsemek mi?

En sonda bulunan şelale hakikaten göz alıcı. Tertemiz, buz gibi suyu ve gürül gürül akışı ile Sapadere Şelalesi doğanın içinde gizli bir cennet...

Burada da yine büyükçe bir havuz oluşmuş, dilerseniz siz de cesaretinizi sınayın ve suya atlayın. Alanya’nın çılgın sıcağını ve nemini bir an olsun unutmak adına neden olmasın dediğinizi duyar gibiyim...

Sapadere Kanyonu’nda dilerseniz tüm gün doğayla baş başa zaman geçirebilir, Toroslar’ın bağrında yeşile ve maviye kucak açabilirsiniz.

Sapadere Kanyonu’ndan ayrılınca Su Değirmeni Piknik’e bi uğrayın derim. Tesis otantik, alabalıkları enfes. Burada bir öğün iyi gider taze alabalık menüsü harika...

 

Cüceler Mağarası

Sapadere Kanyonu’ndan yaklaşık 10 dakika mesafede yer alan Cüceler Mağarası buraya kadar gelmişken görmeden dönmemeniz gereken yerlerden.

Mağara çok büyük değil, geziniz uzun sürmeyecek fakat meraklıları için tavsiyemiz girin ve gezin.

Cüceler Mağarası giriş ücreti 2020 yılı itibariyle 10 tl. Özel aracınızla geldiyseniz otopark mevcut ve ücretsiz, buraya aracınızı bırakabilirsiniz.

2012 yılında turizme kazandırılan mağara Toroslar’ın bağrındaki onlarca mağaradan biri. Dim Mağarası ve Damlataş Mağarası kadar popüler olmasa da artan ziyaretçi sayısı ile tanıtımı hızla artıyor.

İçeriye ulaşım ahşap iskeleler ile sağlanmış. Biraz yürüyüp içeriye girdiğinizde ise sarkıt ve dikitler dikkatinizi çekiyor. İçeride ışıklandırma net ve güzel. Rahat bir şekilde oluşumları görebiliyor, fotoğraflayabiliyorsunuz.

Mağaranın içindeki sarkıt ve dikitlerin kendiliğinden oluşan doğal farklı renkleri gelenlerin gözünden kaçmamış olacak ki “Gökkuşağı Mağarası” olarakta anılmaya başlamış. 10-15 bin yılda oluştuğu tahmin edilen bu sarkıt ve dikitler mineral yönünden çok zengin olduğu için farklı renklere bürünmüş.

Yıl boyunca 20 derece sıcaklığı sabit kalan mağaranın astım rahatsızlığına iyi geldiği söylenmektedir.

Cüceler Mağarası denmesinin sebebine gelirsek; ilginç bir isim hikayesi var. 1900’lü yıllarda buradaki Tırılar Köyü’nde ailesiyle birlikte yaşayan bir cüce malesef ailesinden şiddet görür. Yaşadığı şiddete dayanamayan cüce evden kaçarak bu mağaraya sığınır. Ailesi merak içinde kalıp cüceyi aramaya başlar. Cücenin mağarada olduğunu gören bir çoban aileye haber verir ve aile cüceyi gelir mağaradan alır eve götürür. O gün bugündür halk bu olaya istinaden “Cüceler Mağarası” olarak anar burayı. Cüceler Mağarası ismiyle de turizme kazandırılır.

Mağara aynı zamanda Osmanlı döneminde küçük baş hayvanlar için alınan vergiden dolayı çiftçilerin hayvanlarını sakladıkları yer olarak bilinirmiş. Vergiyi ödemek istemeyen çiftçiler küçükbaş hayvanlarını buraya saklayarak kendilerince çözüm üretmişler.

Şimdilik mağaranın 150 metrelik kısmı ziyarete açık, fakat yapılan yeni hazırlıklarla önümüzdeki dönemlerde 100 metrelik kısım da ziyarete açılacak.

Mağaranın çıkışında dilerseniz çay-kahve içebileceğiniz bir işletme mevcut.

Buraya kadar gelmişken aklınızda kalmasın deyip Cüceler Mağarası’na mutlaka uğrayın. Küçük de olsa binlerce yıllık doğal bir oluşum nihayetinde ve görmeye değer.

Sapadere Kanyonu ve Cüceler Mağarası doğa severleri bekliyor. İyi geziler...

 

Popüler Yazılar

SÖZLEŞME

Bu internet sitesine girilmesi veya mobil uygulamanın kullanılması sitenin ya da sitedeki bilgilerin ve diğer verilerin programların vs. kullanılması sebebiyle, sözleşmenin ihlali, haksız fiil, ya da başkaca sebeplere binaen, doğabilecek doğrudan ya da dolaylı hiçbir zararlardan REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını, tarafımdan internet sitesinde E-Bültene üye olmak için veya başkaca bir sebeple verdiğim kişisel verileri, özellikle de isim, adres, telefon numarası, e-posta adresi, banka bilgisi, yaş ve cinsiyetle ilgili benzeri bilgileri kendi rızam ile paylaştığımı, REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun nin bu bilgileri kullanmasına muvafakat ettiğimi, bu bilgilerin 3.gerçek ve/veya tüzel kişilerin eline geçmesi ve bu şekilde olumsuz yönde kullanılması halinde ve/veya bu bilgilerin başkaca kişiler ile paylaşılması halinde REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını gayri kabili rücu, kabul, beyan ve taahhüt ederim.