Akyaka Gezi Rehberi | Akyaka'da Gezilecek Yerler-Yapılacak Aktiviteler

Akyaka Gezi Rehberi | Gezilecek Yerler-Aktiviteler

Cennet Gökova’nın şirin tatil beldesi Akyaka hakkında bilmedikleriniz nelerdir? Akyaka nerededir, Akyaka’da neler yapılır, nereler gezilir? Akyaka’yı RehberName ile keşfetmeye ne dersiniz?

• Akyaka, Türkiye’nin Cittaslow (sakin şehir) şehirleri listesinde.

• Muğla’nın en sakin beldelerinden biri...

• Nail Çakırhan imzalı Akyaka evleri ile göz kamaştırıyor.

• Meşhur Muğla bacalarını en iyi gözlemleyeceğiniz yer,

• Azmak turları ile gelenleri kendine hayran bırakıyor.

• Bir adım ötesindeki Sedir (Kleopatra) Adası’na komşu,

• Çam ağaçlarının mavi deniz sularına karıştığı yerleşim,

• Dünya’nın en iyi kitesurf yapılan plajlarından birine sahip,

• Yaz-kış yeşil tonlarında bir cennet, yani çok mu çok güzel...

90’lı yılları hatırlıyorum... Henüz ortaokul yaşlarındayken Akyaka’ya ulaşmak için Sakar Geçidi’ni zor zahmet inerdik. Gökova yine yeşildi, hep yeşildi yani. Akyaka o yıllarda küçücük, kendi halinde şirin bir kasaba idi. Şimdiki gibi kalabalık değildi. Sakindi ve huzur verirdi insana...

Şimdi de öyle... Akyaka, dinginlik ve huzur veren renklere boyanmış bir tablo gibi... Bu tabloya nereden bakmak istediğinize siz karar vermelisiniz. Tek farkı daha popüler ve daha kalabalık. Akyaka’yı tam anlamıyla yaşamak için en azından 3 gününüzü buraya ayırmalısınız.

Memleketim Muğla’nın bu cennet köşesini sizler için kaleme aldım. Dolu dolu bir Akyaka Gezi Rehberi’nde, Akyaka’nın dünü ve bugünü, konumu, ulaşımı, Gökova’nın özellikleri, Akyaka’da gezilecek yerler, plajlar, Azmak turları, Akyaka mutfağı ve otelleri sizlerle...

Akyaka Nerededir? | Akyaka’ya Ulaşım

Akyaka, Muğla’nın Ula ilçesine bağlı bir beldedir. Gökova Körfezi’nin doğu ucunda yer alan Akyaka, Muğla ile Marmaris arasında kalmaktadır. Gökova dediğimiz geniş ve bereketli ovanın en popüler ve şirin yerleşimidir.

Şayet Muğla istikametinden geliyorsanız Gökova’ya inmek için 625 m. rakıma sahip Sakar Geçidi’ni inmeniz gerekiyor. Sakar Geçidi’nde çok ama çok dikkatli olmakta fayda var. Yavaş ve dikkatli sürüş gerektiriyor. Buradan inişe geçtiğinizde ise yemyeşil Gökova ve Akyaka gözükmeye başlıyor. Sakar Geçidi’nde indiğiniz son virajdan sonra sağ tarafta Akyaka tabelası karşınıza çıkacaktır. Sağa dönüp Akyaka’ya ulaşabilirsiniz. Marmaris ya da Fethiye istikametinden geliyorsanız Gökova Dörtyol’a geldiğinizde Muğla yönüne devam edip Akyaka’ya sapabilirsiniz.

Ulaşımı oldukça kolay olan Akyaka’ya Muğla otogardan dolmuşlar kalkıyor. Şayet Marmaris’den geliyorsanız Akyaka sapağında inip yürüyebilir ya da dolmuş bekleyebilirsiniz. Ana yoldan içeride kalan Akyaka’ya bir çok yerden ulaşım mümkün. Havayolu ile geliyorsanız Dalaman Havalimanı’ndan Havaş’ın servisleri var. Ama bu servislerden Dörtyol’da inmeniz gerekiyor. Dörtyol’dan Akyaka’ya ise taksi ile ulaşım sağlayabilirsiniz.

Akyaka, Muğla merkeze 25 km, Marmaris’e 30 km, Köyceğiz’e 35 km, Yuvarlakçay’a 50 km, Dalyan merkeze 65 km, İztuzu Plajı’na 75 km, Sarıgerme Plajı’na 75 km, Fethiye’ye 105 km, Ölüdeniz Plajı’na 117 km uzaklıktadır.

Akyaka Konum için Tıklayınız...

Akyaka Hakkında Genel Bilgi | Gökova Tarihi

Akyaka, Muğla’nın en büyüleyici tatil beldelerinin başında geliyor. Yıllarca Bodrum’a akın edenler şimdilerde yönünü Akyaka’ya çevirmeye başladı. Burası Gökova Körfezi kıyısında muhteşem doğası ile sıcacık bir adres. Yaran Dağları’nın çevrelediği Gökova Körfezi’nin zenginlikleri saymakla bitmez...

Çam ormanlarının kapladığı, cıvıl cıvıl kuşların ötüştüğü, bereketli toprakların Ege sularına karıştığı cennetten bir köşe sanki. Doğa Ana’nın cömertliğini fazlasıyla sunduğu bir belde Akyaka. Nüfusu kış dönemi yaklaşık 3 bin kişi olan beldenin, yaz mevsiminde nüfusu büyük artış gösteriyor.

Akyaka’nın da içinde bulunduğu Gökova, hem tarihi hem de doğal zenginliklere sahiptir. Gökova dediğimiz yer aslında bugünkü Kozlukuyu Köyü’dür, fakat bölge genel olarak Gökova ismiyle anılmaktadır. Geçmişte Antik Karya Bölgesi’nde yer alan Akyaka – Gökova, kadim bir kente ev sahipliği yapar: İdyma (İdima)...

İdyma Antik Kenti, bölgenin en eski yerleşimidir. Bugün Kozlukuyu Köyü’nün kuzeyindeki tepenin eteklerinde kalıntılarına rastlanan İdyma Antik Kenti’nin akropolü ise Sakar Geçidi’nin yamacındadır. Şehirden çok fazla bahsedilmemekle birlikte M.Ö. 484-405 yılları arası Attika-Delos Birliği’ne dahil olduğu bilinmektedir. M.Ö. 3. yüzyılda İdyma’nın ismi “Rodos Karşısı”anlamına gelen Rhodeian olarak anılmıştır. Büyük İskender, Roma, Bizans egemenliği yaşanan bölgede, M.S. 13. yüzyıl sonlarında Türkler egemenlik kurmuştur. 1420 senesinde ise Osmanlı’nın eline geçen Gökova, “Gökabad, Akabad, Gökova, Akova” gibi isimlerle anılmıştır.

Gökova’yı önemli kılan diğer bir olay ise Kanuni Sultan Süleyman’ın Rodos seferi sırasında geçtiği bölge olmasıdır. 1522 yılında ordusu ile Marmaris’e ulaşmayı oradan da Rodos’a hareket etmeyi planlayan Sultan Süleyman, Gökabad’dan (Gökova) geçmiştir. Hatta bu konuda son yıllarda bir çalışma başlatılarak “Kanuni Yolu” adlı bir yürüyüş güzergahı çıkarılmıştır. Kanuni’nin seferi sırasında her 30 kilometrede bir konakladığı yerlerde bıraktığı eserler bilgisinden yola çıkılarak belli noktalara tabelalar yerleştirilmiştir.

Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde Gökova Kalesi’nden bahseder. Fakat kalenin harap durumda olduğundan ve içerisinde insan barınmadığını söyler. Bugün de bu kale hakikaten bakımsız ve harap durumdadır.

Tarih boyunca kıymetli isimleri ağırlayan Gökova’dan tek geçen Kanuni Sultan Süleyman değildir. Büyük İskender M.Ö. 334 yılında askerleri ile Gökova civarından geçmiştir. O dönemde yol olmadığından tam nerden geçtiği bilinmese de Gökova dolaylarından ordusu ile geçtiği bilinmektedir. Roma İmparatoru Jül Sezar da Rodos’a giderken bölgeden geçerek adaya ulaşmıştır. Bu bölgenin namı dillerden dile yayılmış ünlüsü ise Kleopatra olmuştur. Gökova Körfezi’nde yer alan Sedir Adası (Kedrai Antik Kenti)’na sevgilisi Marcus Antonius ile geldiği ve dinlendiği söylenen Mısır Kraliçesi Kleopatra da ismini bölgeye bırakanlardan. Yine bölgeden geçen diğer isimler Büyük Türk Denizcisi Piri Reis ve Evliya Çelebi olmuştur.

Gökova ile ilgili bilinen en büyük gerçek ise geçmişte büyük bir bataklık olduğudur. Ovadaki bataklık yüzünden ise sıtma hastalığı kapan yüzlerce kişinin öldüğüdür. 1940’lı yıllara doğru bölgeye dikilen okaliptüs ağaçları sayesinde ova bataklık olmaktan kurtulmuştur. Aşıklar Yolu’nun hikayesi ise çok etkileyicidir.

 

1970’li yıllara kadar küçücük bir balıkçı köyü olan Akyaka, 80’li yıllarda yavaş yavaş dikkat çekmeye başlamıştır. 1971’de Nail Çakırhan tarafından kendisi ve eşi için tasarlanan ev mimarisi zamanla tüm Akyaka’ya yayılmıştır. 1983’de Ağa Han Mimarlık Ödülü’ne layık görülen Ula doğumlu Nail Çakırhan, Akyaka için büyük bir isim olmuştur. Bugün Akyaka’da gördüğünüz muhteşem ev mimarisi rahmetli Nail Çakırhan tarafından yaratılmıştır. Begonvillerle donatılmış Akyaka evleri içinizi ısıtıyor...

90’lı yıllarda adından daha sık söz ettiren Akyaka hızla turist çekmeyi başarmıştır. Yine 90’larda Sakar Geçidi’nde yapılan genişletmeler ile ulaşım biraz daha kolaylaşmıştır. Beldede apart otel ve butik otel sayıları hızla artmış ve dışarıdan göç almaya başlamıştır. Sırtını Sakar Dağı’na yaslayan, yüzünü ise körfezin mis gibi Ege sularına çeviren Akyaka, ülkemizin en beğenilen tatil beldeleri arasına girmiştir.

2011 yılında Cittaslow şehirleri listesine girmeyi başaran Akyaka, sakin şehir ünvanını almayı başarmıştır. Beldedeki Azmak turları ve Sedir Adası turları sayesinde her gün yüzlerce ziyaretçi ağırlamaktadır. Üstelik son yıllarda Akçapınar sahilindeki kitesurfkiteboard aktiviteleri ve Sakar Dağı’ndan yapılan yamaç paraşütü ile muhteşem bir ün yakalamıştır. Kitesurf için Türkiye’nin en ideal plajlarından birine sahip olan Gökova, bu sporu severler için bulunmaz bir nimettir.

Gökova’da bir zamanlar kimsenin yüzüne bakmadığı tarlalar artık çok kıymetli. Yaz döneminde ovada kurumaya bırakılan çadır şeklindeki susam bitkilerini görebilirsiniz. Bölgede en çok yetişen ürünlerin başında susam geliyor. Narenciye üretimi de çok yaygın. Lakin son yıllarda turizm aldı başını gidiyor. Ayrıca Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi’dir. Son dönemde Akyaka’daki kalenin restorasyonu da başlamıştır. Tamamlandığında Akyaka tarihi yapılarından birine daha kavuşmuş olacak.

Namı her geçen gün artan Gökova ve Akyaka, görünen o ki turizmden daha çok ekmek yiyeceğe benziyor. Etraftaki bir birinden güzel koylar, kendine has mimarisi, Ege mutfağı, kültürü ve sakinliği ile Akyaka büyüleyici bir tatil rotası. Akyaka’yı yaşamak sizin elinizde...

 

Akyaka’da Gezilecek Yerler

1. Akyaka Halk Plajı

Akyaka’ya geldiğinizde ilk görmek isteyeceğiniz yer olabilir. Akyaka Halk Plajı’nın girişi ücretli değildir. Sığ deniz sevmeyenlere hitap etmez ama çocuklu aileleler için çok uygundur. Gündüz sabah saatleri dümdüz olan deniz öğle saatlerinden itibaren dalgalıdır. Akşam üzeri plajın tadına doyum olmaz. Buraya gün batımını izlemek için bile gelinir. Gün batarken etrafa saçılan kızıllık Akyaka’ya inanılmaz bir atmosfer katıyor.

Akşam sandalyenizi alıp plajda oturup yıldızları seyretmek ayrı bir keyif. Kafa dinlemek isteyenlerin mesken tuttuğu plajda, kıyı boyunca kurulu kafelerden gelen müziğin sesiyle hoş bir akşam yaşayabilirsiniz. Dalgaların sesi insana huzur veriyor.

Plajda şezlonglar ücretlidir. Duş, wc, soyunma kabini bulunmaktadır. Her mevsimi ayrı keyifli olan Akyaka Plajı, özellikle yaz dönemi çok kalabalık oluyor. Siz yine de plaja uğrayın, hatta gün batımını burada izleyin. İnanın pişman olmayacaksınız...

2. Nail Çakırhan Evi ve Akyaka Evleri

Akyaka evleri sahip olduğu standart mimarisi ile göz dolduruyor. Cittaslow ünvanını sonuna kadar hakeden Akyaka’ya bu mimari kimliği yükleyen kişi ise Nail Çakırhan olmuştur.

Nail Çakırhan, 1910 yılında Muğla’nın Ula ilçesinde doğmuştur. Kendisi aslen bir mimar değildir, şair-yazar kimliği ile bilinmektedir. Mimar olmamasına rağmen eşi arkeolog Halet Çambel ile yaptığı bazı çalışmaların ardından Akyaka’ya yerleşerek bir ev projesine girişmiştir. Nail Çakırhan burada inşa ettiği geleneksel Muğla-Ula evleri mimarisine ruh katarak Akyaka Evleri ekolüne imza atmıştır.

Akyaka’da tasarladığı bu ev kendisine 1983 yılı Ağa Han Mimarlık Ödülü’nü kazandırmıştır. Bugün Akyaka’da bulunan bu ev Nail Çakırhan-Halet Çambel Kültür ve Sanat Evi olarak hizmet vermektedir. 2008 yılında hayatını kaybeden Nail Çakırhan, Akyaka için büyük bir devrim yaratmıştır.

Bugün adım başı karşınıza çıkan zarif Akyaka evleri bakmaya doyamayacağınız kadar güzeller. Begonvillerin süslediği ahşap mimariye sahip bu evler doğa ile bir bütünlük oluşturmaktadır. Tek tip mimari zorunluluğu olan Akyaka evleri Ula’nın eski evleri örnek alınarak geliştirilmiştir. Burada yüksek katlar göremezsiniz. Genellikle de 2 katlı olarak tasarlanan evler ahşap ve taş kullanılarak inşa edilmiştir ve Muğla bacaları ile süslenmiştir. Muğla Bacaları ise Dünya’nın en güzel bacaları olarak Akyaka evlerini bir ziynet gibi süslemiştir.

Akyaka sokaklarına mutlaka dalın. Evleri fotoğraflayın. Şayet açık ise Nail Çakırhan Evi’ni de mutlaka ziyaret edin. Yeşil, mavi, pembe ve kahverengi tonlar bu kadar mı uyum içinde olur? Evet, Akyaka’da olur...

3. Akyaka Orman Kampı

Kamp yapmayı sevenler için çok ideal bir yer. Kamp yapmasanız bile Akyaka Orman Kampı’nın içine girin derim. Çamların gölgesinde serinlemek, piknik yapmak ve denize girmek için tercih edilebilir. Merkeze çok yakın konumdaki orman kampında plaj yok. Denize girmek için atlayabileceğiniz sınırlı alan var. Fakat kamp için düşünüyorsanız kesinlikle tavsiye edilir. Zira içeride tuvaletler, duş, elektrik prizi, çamaşır-bulaşık yıkama imkanları ve dahası mevcut. Alan içerisinde mangal yapıp ateş yakabiliyorsunuz. Çocuklar için park ve oyun alanı da var. Burası çam ağaçları arasında yeşil ve mavi tonlarda kafa dinlemelik bir yer.

Küçük bir sır daha vereyim mi? Bugün Orman Kampı’nın içerisinde Bizans döneminden kalma Aziz Aya Kosma Kilisesi’nin temel kalıntıları da vardır. Hristiyanlık döneminde bölgenin en büyük kiliselerinden biri olan Aya Kosma Kilisesi burada kurulmuştu. Fakat şimdi sadece temelleri gözükmektedir.

4. Sedir Adası (Kedrai Antik Kenti)

Sedir Adası, Gökova denince akıllara ilk gelen yerlerden biridir. Şayet buraya geldiyseniz Sedir Adası’na gitmemek çok büyük bir kayıp olacaktır. Sedir Adası’na gitmenin en kolay yolu ise tekne turlarına katılmak olabilir. Akyaka limandan kalkan tekne turları var. Bu turlarda gün boyu Gökova Körfezi’nin keyfini sürüp Sedir Adası’na demir atıyorsunuz. Tekne turu için tavsiye edeceğim bu numaradan iletişime geçebilir ve tur satın alabilirsiniz. 0532 748 18 41 - Gökovalı Gezi Teknelerinden bilgi alabilirsiniz...

Sedir Adası bir açık hava müzesi misali, adım attığınız andan itibaren büyüsüne kapılacağınız enfes bir yer. Günümüzde koruma altında olan ada, Türkiye’nin en özel adası diyebiliriz. Gökova (Kerme/Keramos) Körfezi’nde yer alan ada, dolayısıyla Ege Denizi’nde bulunmaktadır. Üçlü ada grubu içerisinde en büyük olandır. 1 kilometrekare alana ve 3 km kıyı uzunluğuna sahiptir.

Sedir Adası’nı bu kadar farklı kılan ise Dünyada sadece iki yerde olduğu bilinen altın sarısı kumlara ve Cedrae (Kedrai) Antik Kenti’nin kalıntılarına ev sahipliği yapmasıdır. Yani siz adaya geldiğinizde hem tarih hem de müthiş bir doğa ile karşılaşıyorsunuz. Ege’nin tarih kokan kıyılarında tılsımlı bir güzelliği var Kedrai’nin. Çok büyüleyici olmalı ki, zamanında Mısır Kraliçesi Kleopatra ve Marcus Antonius bu adada aşklarını yaşamışlardı. Dört tarafı sularla çevrili adada geçireceğiniz birkaç saat bile inanın yaşamaya değer.

Sedir Adası (Kedrai Antik Kenti) hakkında daha fazla bilgi için TIKLAYINIZ...

5. İdyma Antik Kenti Kaya Mezarları

Karya’nın önde gelen kentlerinden biri olan İdyma’dan günümüzde ayakta kalan çok az yapı var. Akyaka ile Kozlukuyu Köyü (Gökova) arasında bulunan kaya mezarlarının ulaşımı çok kolay. Kolay olmasına kolay da mezarların hali içler acısı. Yol üzerinde bulunan kaya mezarları malesef zaman içerisinde büyük tahribat görmüş.

Karya Bölgesi’nde olmasına rağmen, Likya tipi mimari özellik gösteren kaya mezarları tapınak görünüşlüdür. Mezarlar M.Ö. 4. yüzyıla tarihlenmektedir. Solda gözüken küçük mezar bitirilememiştir. Sağda görünen mezarın önündeki sütunlardan biri ise henüz inşa aşamasındayken kırılmış olmalıdır. Mezarların cepheleri tamamlanmamış olsa da, içlerinde ölünün konduğu boşluklar vardır.

Genellikle üst düzey kişiler için inşa edilen bu mezarların kimlere ait olduğu malesef bilinmiyor. Mezarların içerisine konan ölü hediyeleri ise büyük ihtimal geçmiş dönemde kaçak kazıcılar tarafından götürülmüştür. Ne olursa olsun bunlar bizim tarihi zenginliklerimizdir. Zarar vermeyin, verene de lütfen engel olun. Akyaka’ya gelmişken burayı da görmeliyim diyenler için Konum bırakıyorum...

6. İnişdibi Su Sarnıcı

Bugün Muğla ili onlarca tarihi su sarnıcına ev sahipliği yapmaktadır. Geçmişte insanların su ihtiyaçlarını karşılamak için inşa ettiği bu sarnıçlar mimari görünüşleri itibariyle de çok estetik durmaktadırlar. Kubbeli olarak tasarlanan bu sarnıçlardan Gökova bölgesinde bir sürü var. Hatta Akyaka iskelede evlerin arasında kalmış sarnıç da var. Şayet fırsatınız olursa İnişdibi Su Sarnıcına uğrayıp bu kıymetli tarihi yapıları fotoğraflayabilirsiniz.

İnişdibi Su Sarnıcı yol üzerinde bulunmaktadır. Silindir bir gövdeye ve üzerinde aynı malzemeden yapılan kubbeye sahiptir. Sarnıcın kapısının üzerinde bir kitabe vardır. Kitabede yazan “Sene Hicri 1250 (Miladi 1834), Bu hayır ve iyiliklerin sahibi, Menteşe Sancağı Mütesellimi Osman Ağa’nın kızı Ümmü Gülsüm, Ruhuna Fatihayazmaktadır. Sarnıcın içine merdivenle inilmektedir. Şayet içine bakarsanız tam karşı duvarda 8 adet kare şeklinde su gözü vardır. İçerisinde su olsa da bugün bu sarnıçlar işlevini yitirmiştir. İnişdibi Su Sarnıcı Konum için Tıklayınız...

7. Azmak Nehri | Kadın Azmağı

Akyaka ile özdeşleşen Azmak, tertemiz ve berrak suyu ile büyülüyor. Burası için Gökova’nın doğal akvaryumu diyebiliriz. Son yıllarda Azmak turları ile gündeme bomba gibi düşen Akyaka, yerli-yabancı yüzlerce turistin ilgi odağı haline geldi. Hem Sedir Adası tekne turları hem de Azmak tekne turları Akyaka’nın olmazsa olmaz aktiviteleri oldu.

İsmi ilk başta kulağa tuhaf geliyor. “Neden Azmak denmiş ki?” soruları havada uçuşuyor. Kadın Azmağı ve Azmak Nehri gibi isimlerle anılıyor. Kadın Azmağı diye anılmasının sebebi; eskiden burada yaşayan kadınlar çamaşırlarını yıkamak için bu derenin kenarına gelirlermiş. O zamanlarda evlerde çeşmelerden su akmıyor tabii. Kadınların çamaşırlarını yıkadıkları bu yere Kadın Pınarı da denirmiş. Çay kenarında çamaşırlarını yıkayan bu kadınlardan dolayı nehrin adı Kadın Azmağı olarak dillere yerleşmiştir. Aslında hızlı akan coşkulu suyu tarif etmek için de “azmak” kelimesini kullanırız. Buradaki çay da hakikaten hızlı ve coşkulu akıyor. İşte ismin ortaya çıkmasına vesile olan hikaye budur.

Buradaki Azmak Nehri yaklaşık 1700 metre uzunlukta ve yer yer 7 metre civarı derinliktedir. Sazlıkların kaplı olduğu nehrin bir tarafında restoranlar, kafeler ve tesisler yer almaktadır. Azmak turlarında tekneler bu çay üzerinde yaklaşık yarım saat süren gezi yapıyor. Siz de billur suların, suyun içindeki bitkilerin ve balıkların muhteşem görüntülerini izliyorsunuz. Bakmaya doyamayacağınız kadar güzel...

Azmak Nehri, yer altından çıkan doğal kaynak sularını Gökova Körfezi’ne boşaltır. Buradaki su sodalıdır. Suyun sıcaklığı her mevsim 15 derece civarındadır. Bu sebeple kışın sıcak yazın soğuk hissedilir. Hatta kış geceleri azmağın üzerinde bu sıcaklık farkından dolayı sis oluşmaktadır. Fırsatınız varsa bir kış günü bu sisli manzarayı izleyin. Akyaka’ya yolunuz düşerse mutlaka Azmak tekne turuna katılın ve Kadın Azmağı kıyısında keyif yapın. Suya girip girmemek size kalmış.

8. Aşıklar Yolu

Bölgenin romantizm kokan Aşıklar Yolu nam-ı diğer Okaliptüs Yolu... Aşk kokmasına kokuyor da bu yolun gerçek hikayesini biliyor musunuz? Ve bu hikayede yer alan kahramanların kim olduklarını? Eski Marmaris yolu olan Aşıklar Yolu, Gökova’da mutlaka uğramanız gereken yerlerin başında geliyor. Peki ya hüzünlü hikayesi...

Aşıklar Yolu’nun hikayesini okumak için TIKLAYINIZ...

9. Sakartepe Seyir Terası

Gökova’yı, körfezi ve Akyaka’yı 900 metre yükseklikten izlemek için tekerleğinizi buraya çevirebilirsiniz. Buradan manzara nefes kesici. Kesinlikle Türkiye’de en güzel gün batımı izlenecek yerlerden birisi. Lakin tek sıkıntı seyir terasına ulaşmadan son 3 kilometrelik yol bozuk.

Sakartepe Seyir Terasına ulaşmak için, Muğla tarafından gelirken Sakar Geçidi’ne girmeden sağa dönmeniz gerekiyor. Biraz gittikten sonra kalan 3 km hakikaten zorluyor. Fakat dişimi sıkarım bu manzarayı yaşarım diyorsanız gidin ve keyfini çıkarın. Arabası alçak olanlar çok dikkatli olmalı. Burası Sakar Dağı’nın 900 metrelik yüksekliğinde kurulu teras. Göreceğiniz manzara muhteşem. Üstelik burada tesis de yer alıyor. Dilerseniz kahvaltı yapabilir ya da birşeyler içebilirsiniz.

Bir öneri daha; bu 900 metrelik terasa çıkmasanız bile Sakar Geçidi boyunca kıyıda seyir terasları mevcut. İllaki 900 metreden seyredecek değilsiniz. 600 metre rakımdan da Gökova çok güzel. Sakar Geçidi boyunca uygun olan park yerlerinden birinde durup manzarayı izleyebilirsiniz.

10. Akçapınar Azmağı

Bölgede sadece Akyaka Kadın Azmağı yok. Bir de 10 dakikalık mesafede Akçapınar Azmağı var adından söz ettiren. Akçapınar Köyü küçük ama şirin bir yer. Son yıllarda kitesurf yapanların hızla Akçapınar Plajı’na akın etmesiyle köyün turizm potansiyeli arttı. Bir de yıllardır tadından vazgeçemediğimiz Akçapınar Tostu buranın popüler mekanlarından.

Akçapınar Azmağı’nda kano ile yapılan turlar tatilcilerin dikkatini çekiyor. Siz de macera seviyorsanız Akçapınar Azmağı’nda eğlenceli saatler geçirebilirsiniz. Amazon Kano ile Akçapınar Azmağı'nda 2 saat boyunca çok keyifli bir iz sürebilirsiniz. Bu turun en güzel tarafı ise doğanın içinde huzur bulurken, tarih de karşınızda beliriveriyor. Kanuni Sultan Süleyman’ın Rodos seferi sırasında bu azmak üzerinde yaptırdığı köprüler buraya ayrıcalık katıyor. Gelin Duası Köprüsü ve Gelin Yıkığı Köprüsü olarak anılan bu iki köprüden ayakta kalan kısımları görebiliyorsunuz. Karadan görmenin mümkün olmadığı bu köprü ayaklarını ancak kano ile keşfe çıkarsanız fotoğraflayabiliyorsunuz. Kano severler için Akçapınar Azmağı enfes bir seçenek oalcaktır.

 

Akyaka Civarındaki Koylar ve Plajlar

Denizin mavi tonlarına yemyeşil çam ağaçlarının gölge ettiği Akyaka’da ve civarında birbirinden güzel koylar var. Şayet bir kaç gün Akyaka’da tatil yapacaksanız bu koylara mutlaka uğramalısınız...

1. Akyaka Halk Plajı

Akyaka’nın merkezinde yer alan bu plaj ücretsizdir. İlk yüzme deneyimini burada yaşayabilir, ardından diğer koyları keşfe çıkabilirsiniz. Akyaka Plajı mavi bayraklıdır. Akyaka Plajı’nın denizi sığdır, bir müddet suyun içinde ilerleseniz bile dizinize ancak gelir. Sabah saatleri çok dingin, öğleden sonra esen rüzgarın etkisiyle dalgalıdır. Akşam gün batımında ise muhteşem bir kızıllığa bürünür. Plajda şezlong, duş, kabin, wc bulunmaktadır.

2. Albay Koyu

Akyaka Orman Kampı’nın içinde kalan bu koy çok küçüktür. Kumluk plajı yoktur. Küçük bir platform üzerinden denize atlayış yapabilirsiniz. Çamların arasında gizli kalmış bu koyun müdavimleri vardır. Çünkü buranın suyu cam gibi ve manzarası çok keyifli. Buradaki akıntıdan dolayı suyun altı ılık, üstü ise oldukça soğuktur.

Peki Albay Koyu’na neden bu isim verilmiştir? Albay dediğimiz kişi annesi Muğla-Kafacalı, babası ise Bursa taraflarından olan Süleyman Faik Turna’dır (1918-1983). Zor şartlarda askeri okula giren ve subay olmayı başaran Faik Turna’nın 2 oğlu olur. Fakat oğullarından birini kaybeder. 1970’li yıllarda Albay Faik Turna Akyaka’ya gelir, bu koyda çadır kurar ve burada kalır. Beldenin halkı da o günden sonra bu koya Albay’ın Koyu (Albay Koyu) der. Bu hikayenin anlatılan bir kaç farklı versiyonu da var. İyi yüzme bilenlere bu koyu tavsiye ederim.

3. Çınar Plajı (Çınar Beach Club)

Çınar Plajı, Akyaka merkezden 3 km uzaklıktadır. Ören istikametine gider gibi yola devam ettiğinizde göreceğiniz en güzel plajlardan biridir. Hem karayolu hem de denizyolu ile ulaşabilirsiniz. Yeşilin ve mavinin kol kola girdidği plajda çamların görüntüsü büyüleyicidir. Dağın dibinden gelen doğal tatlı su kaynağı sayesinde suyun içine girdiğinizde birden serinlik hissedebilirsiniz.

Plajın küçük ve çok rahatsız etmeyen taşları var. Plaja giriş ücretlidir ve bu ücrete şezlong-şemsiye dahildir. Kumsalı çok geniş olmasa da plajda yüzmek çok keyifli. Burada tüm gün keyifli zaman geçirebilirsiniz. Plajda yeme-içme imkanı sunan işletme bulunmaktadır. Fiyatlar azıck yüksek haberiniz olsun. Bir de bu bölgede arı oldukça fazladır. Arı sokmasına karşı alerjiniz varsa çok dikkatli olun derim.

Plaja toplu ulaşım aracı yok. Kendi aracınızla, taksi ile ya da yürüyerek gidebilirsiniz. Aracınızı yol üzerine park ediyorsunuz. Akyaka ile Akbük arası bir çok koy var. Ücretsiz olan koylardan da faydalanabilirsiniz.

4. Küçükbük Plajı (Ufuk Plajı)

Çınar Plajı’ndan sonra karşınıza çıkan bu plajın adı aslında Küçükbük’tür. Google Map’de Ufuk Plajı diye yazdığını göreceksiniz. Bu plaj halka açıktır fakat inişi biraz sıkıntılıdır ve plajda hiç bir imkan bulunmamaktadır. Yani ben kendi halime kafa dinleyeceğim derseniz uğrayın tabi. Ama deniz kestanelerinin bolca olduğunu ve çok dikaktli olmanız gerektiğini de vurgulayalım.

5. Çardak Koyu ve Plajı

Çardak Plajı küçük ama temiz bir plaj. Çardak Restoran’ın bulunduğu koyda dilerseniz bir yemek molası verebilir ve plajda yüzebilirsiniz. Retoranda kahvaltı çok leziz. Hem konaklama hem de yeme-içme arayanlara ideal bir koy burası. Plajın girişi ücretli değil ama şezlonglar ücretli.

6. Turnalı Boncuk Koyu

Kalabalıktan kaçmak isteyenler için doğru adres. Kamp yapmak isteyenler için her türlü imkan var burada. Denizi harika ama biraz taşlık. Ayrıca deniz kestanelerine burada da çok dikkat etmek gerekiyor. Turnalı, sakinlik ve sessizlik arayanlara ilaç gibi gelecektir.

7. Akbük Koyu

Bölgenin en meşhur koylarından biridir. Akyaka merkezden 25 km uzaklıkta bulunan Akbük, akvaryumu andıran denizi ile büyük beğeni topluyor. Yolunun virajlı olduğunu belirtelim. Çamların ve zeytinlerin arasında 1.5 kilometrelik uzunluğa sahip plajı ile Akbük göz alıcı bir koy. Kumluk değildir, o yüzden de suyun dibi cam gibi ışıldar. Koyun ortasında bir azmak yer alıyor. Bu azmak sayesinde koy kendini sürekli temizlemektedir.

Şayet çok iyi yüzme bilmiyorsanız dikkatli olun. Çünkü koyda su birden derinleşiyor. Bölgenin en çok tercih edilen koylarından biri olduğu için yaz dönemi çok kalabalık. Sabah erkenden gelip yer kapabilirsiniz. Koyda konaklama, yeme-içme imkanları mevcut. Gökova Körfezi’nin şüphesiz en güzel koylarından biri olan Akbük Koyu, malesef son yıllarda betonlaşma yolunda hızla ilerliyor. Türkiye’nin en güzel koylarından biri olan Akbük, dileriz daha fazla kirlenmez ve zarar görmez.

8. Kleopatra Plajı

Kleopatra Plajı, Sedir Adası’nda bulunan dünyaca ünlü plajdır. Gökova Körfezi’nin kumu ile meşhur olan plajı, Mısır Kraliçesi Kleopatra’nın adını taşımaktadır. Kedrai Antik Kenti’nin de bulunduğu Sedir Adası üzerinde müthiş güzellikte yerler var. Sedir Adası ve Kleopatra Plajı hakkında daha ayrıntılı bilgi için TIKLAYINIZ...

Akyaka’da Yapılacak Aktiviteler

1. Akyaka’dan kalkan tekne turları ile Sedir Adası (Kleopatra Adası) tekne turuna katılabilirsiniz.

2. Kadın Azmağı üzerinde yapılan ve yaklaşık yarım saat süren Azmak turuna katılabilirsiniz.

3. Akçapınar Plajı’nda Kitesurf yapabilirsiniz. Bölgenin en popüler aktivitesi diyebileceğimiz kitesurf için eğitim veren okulları mevcut.

4. Akçapınar Azmağı’nda kano ile tur yapabilirsiniz. Tarihi köprü ayaklarını görebilir, muhteşem doğanın keyfini sürebilirsiniz.

5. Sakar Dağı’ndan paraşütle atlayabilir, tüm Gökova’yı yukarıdan izleyebilirsiniz.

6. Dalış turlarına katılıp körfezin dibinde iz sürebilirsiniz.

7. Azmak Nehri’nin buz gibi sularında yüzebilirsiniz.

8. Aşıklar Yolu’nda yürüyüp okaliptüslerin gölgesinde serinleyebilirsiniz.

9. Akyaka Orman Kampı’nda ya da etraftaki uygun koylarda kamp kurabilirsiniz.

10. Bisiklet kiralayarak Gökova’yı keşfe çıkabilirsiniz.

11. Gün doğumunu veya gün batımını dilerseniz Akyaka sahilde, dilerseniz de Sakar Geçidi’nde izleyebilirsiniz.

12. Gökçe Plajı’na giderek kitesurf yapanları izleyebilir, mis deniz havasını içinize çekebilirsiniz.

13. Muğla bacaları ile süslü Nail Çakırhan imzalı evi ve diğer Akyaka evlerini fotoğraflayabilirsiniz.

14. Azmak kıyısı boyunca kurulu restaurantlarda taze deniz ürünlerini deneyebilirsiniz.

15. Padok Atlı Spor Klübü’ne uğrayıp ata binebilirsiniz.

16. Ören istikametine gider gibi yola düşüp tüm koyları keşfedebilirsiniz.

Akyaka’da Yeme-İçme | Akyaka Restaurantları

Ege Denizi kıyısında kurulu Akyaka’da mutlaka tatmanız gerekenlerin başında şüphesiz balık ve deniz ürünleri geliyor. Deniz ürünleri için Azmak Nehri kıyısında kurulu olan restaurantları öneriyorum. Çeşit çeşit balıklar körfezin mis gibi sularından tazecik pişmiş olarak sofranıza geliyor.

Kordon Restaurant, Karadut Et Balık Restaurant, Halil’in Yeri, Orfoz Restaurant, Olta Balık Restaurant, Akyaka Azmak Restaurant, Akyaka Balıkçısı Nadir Usta, Vira Vira, Rahat Meyhane uğrayabileceğiniz mekanlardan. Sadece akşam yemeği değil, serpme kahvaltı için de bu mekanları tercih edebilirsiniz.

Akyaka’da deniz ürünleri değil de ev yemekleri isteyenlere Ayşe Ana’nın Yeri’ne uğramalarını tavsiye ederim.

Akyaka dışında ise Akçapınar Köyü’ne de mutlaka uğramalısınız. Öncelikle Meşhur Akçapınar Tostçusu’nun tostlarını denemeli, ardından midenizin boşluğuna göre Yengeç Restaurant’a uğramanızı tavsiye ederim. Mezeleri de, deniz ürünleri de, misafirperverlikleri de takdire şayan.

Akyaka Eğlence Mekanları | Akyaka Gece Hayatı

Akyaka’yı bilenler iyi bilir. Burası ne Marmaris ne de Bodrum’a benzer. Burada hakikaten sükunet ve huzur vardır. Boşuna cittaslow ilan edilmedi Akyaka. Gündüz mavi ve yeşil tonların keyfini çıkarırsınız. Tatlı bir yorgunluk çöker üstünüze, sonra da deniz kıyısında küçük bir yürüyüşle akşamınızı taçlandırırsınız. Burada mütevazi bir gece hayatı sizi bekliyor.

Çok hareketli olmasa da kendine yakışan bir eğlence anlayışı var Akyaka’nın. Bazı mekanlar canlı müzik yapıyor ama tabi öyle gece yarılarına kadar sürmüyor. Akyaka tatilinizde uğrayabileceğiniz mekanlar şunlardır; No 22 Riders Inn, Space Akyaka, Deli Memet Cocktail, Poison Pub, The Bar Akyaka, Cycle Bar, Hohshot Bar, Kum Kafe Bar gidebileceğiniz eğlence mekanlarından.

Akyaka’da Konaklama | Akyaka Otelleri

Bu şirin beldede unutulmaz bir tatil ve konaklama için bir çok seçenek mevcut. Akyaka’daki otellerin mimarisi de aynı Akyaka tarzında olduğu için hoş bir ambiyans içinde konaklama yapıyorsunuz.

Akyaka Gümüş Konak Butik Otel

Akyaka’da sizlere ilk tavsiye edeceğim otel Gümüş Konak Butik Otel olacak. Oda-kahvaltı hizmeti sunan Gümüş Konak Otel’in hizmeti, temizliği, ilgili ve güleryüzlü personeli burayı farklı kılıyor. Kendinizi sıcak bir aile ortamında hissedeceğiniz Gümüş Konak Otel ve odaları hakkında daha fazla bilgi almak için Tıklayınız...

Gümüş Konak Otel dışında Azmak kıyısında bulunan Kerme Ottoman Konak da tavsiyemizdir. Apart otel şeklinde düşünenlere ise Gülemce Apart & Villas tavsiye ederim. Gülemce Apart’ın sahibi İsmail Hocam İngilizce öğretmenim olur ve kendisi bu işte de hakikaten çok başarılıdır. Apart tarzı düşünenler için gözünüz kapalı konaklama yapabileceğiniz bir adres Gülemce Apart.

Akyaka Hakkında Son Bir Kaç Söz;

Muğla’nın bu cennet köşesini dolu dolu yaşamak için en az 3 günlük bir tatil planı yapmalısınız. Hatta yakın konumda bulunan Köyceğiz, Yuvarlakçay, Dalyan, Sarıgerme, Marmaris, Kızkumu, Selimiye, Bozburun ve Datça gibi yerlere de fırsat dahilinde zaman ayırabilirsiniz. Muğla çok güzel ve özel bir turizm şehri. Siz yeter ki zaman ayırabilin...

Akyaka’nın geçmişini, Akyaka’da gezilecek yerleri, Akyaka koylarını ve plajlarını sıraladık. Nerede kalınır, nerede yemek yenir, nerede eğlenilir acizane tavsiye ettik. Böylesi enfes bir doğayı kirletmeden, zarar vermeden keşfetmek ve yaşamak bizim elimizde. Cennet Gökova ve Akyaka sizi çağırıyor. Bu tılsımlı sese kulak verin...

Seyahatleriniz RehberName tadında olsun...

 

 

Popüler Yazılar

SÖZLEŞME

Bu internet sitesine girilmesi veya mobil uygulamanın kullanılması sitenin ya da sitedeki bilgilerin ve diğer verilerin programların vs. kullanılması sebebiyle, sözleşmenin ihlali, haksız fiil, ya da başkaca sebeplere binaen, doğabilecek doğrudan ya da dolaylı hiçbir zararlardan REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını, tarafımdan internet sitesinde E-Bültene üye olmak için veya başkaca bir sebeple verdiğim kişisel verileri, özellikle de isim, adres, telefon numarası, e-posta adresi, banka bilgisi, yaş ve cinsiyetle ilgili benzeri bilgileri kendi rızam ile paylaştığımı, REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun nin bu bilgileri kullanmasına muvafakat ettiğimi, bu bilgilerin 3.gerçek ve/veya tüzel kişilerin eline geçmesi ve bu şekilde olumsuz yönde kullanılması halinde ve/veya bu bilgilerin başkaca kişiler ile paylaşılması halinde REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını gayri kabili rücu, kabul, beyan ve taahhüt ederim.